6 Şubat 2023’te 11 ilde etkili olan ve on binlerce insanın hayatını kaybettiği yüzlerce mahalle, köy ve yerleşim yerinin adeta yok olduğu deprem, bir kez daha bizi deprem tarihçemizle yüzleştirdi.
Belki biraz da işin siyasi boyutundan dolayı insanlar AFAD, AHBAP gibi vakıf ve derneklerin isimlerini duydu. Ama onlar kadar geniş çaplı olmasa da bu depremde yaraları saran ve sarmaya devam eden vakıflar var. Sayra&Çınar Vakfı da o vakıflardan.
Aslen Karakoçanlı bir annenin İzmir depreminde yitirdiği ikizlerinin anısını yaşatmak için başlattığı iyilik hareketi sonucu oluşmuş bir vakıf, Sayra&Çınar Vakfı.
30 Ekim 2020 yılında İzmir’de yaşanan 6.9 şiddetli deprem sonrası Bayraklı ilçesi Mansuroğlu Mahallesi’nde bulunan Rıza Bey Apartmanı günlerce televizyonlarda haber konusu olmuştu. 36 kişinin hayatını kaybettiği apartmanda yaşamını yitirenler arasında Sayra ve Çınar Alpgündüz isimli 15 yaşındaki ikiz kardeşler de vardı. Anne Tülin Batmaz işteyken evdeki çocuklarını depreme kurban verdi. Bu acı haberden sonra felç geçirip aylarca yürüyemeyen anne, acısını bir iyilik hareketine dönüştürerek hem ikizlerinin isimlerini yaşatmak için hem de farkındalık yaratarak insanlara dokunmak istedi. “İyilik İkizim” adıyla yola çıkan hareket bugün dünyanın her yerine el uzatan bir vakfa dönüştü.
Biz de Dersim Gazetesi olarak; 6 Şubat’taki depreme atıfta bulunarak 6 soru ile ikizlerin annesi ve Sayra&Çınar Vakfı başkanı Tülin Batmaz’a vakfın oluşum fikri, vakıf çalışmalarını, deprem sürecini ve deprem sonrası izlenmesi gereken yolları sorduk.
“İyilik ile dokunmayı misyon edindik”
Vakıf olma fikrinin hem depremde yitirdiği ikiz çocuklarının anısını yaşatmak hem de yaratacakları farkındalıkla insanlara iyilik ile dokunma isteğinden geldiğini belirten Batmaz sözlerine şöyle başlıyor:
“30 Ekim 2020 depremi sonrasında ikizlerim Sayra ve Çınar’ın ardından geride kalmamın bir nedeni olduğunu düşündüm. Ben yaşıyorsam bunun bir nedeni olmalı diyerek çıktım yola. Hem onların isimlerini yaşatmak hem de yaratacağımız farkındalık ile başkalarına iyilikle dokunabilmek misyonunu edindim ve bunun üzerine #iyilikikizim hareketini başlattım. Sayra ve Çınar çok iyi iki çocuktu ve ikiz olmalarından dolayı #iyilikikizim dedik bu hareketin ismine… Ve başlattığım bu iyilik hareketi bugün de Sayra&Çınar Vakfına dönüştü.”
Vakıflarının sadece depremzedelere yardım eden bir oluşum olmadığını söyleyen Batmaz, “Vakfımızın misyonu, çocukların yarınları üzerine kurulu. Her ne kadar vakfımızın çıkış noktası deprem sonrası bir acıdan doğmuş olsa da, deprem odaklı bir vakıf değiliz. Ancak vakfımızın kuruluş zamanı ile 6 Şubat Kahramanmaraş depremi aynı zamanlara denk gelince tabii ilk aksiyonumuz deprem bölgesi oldu” diyor.
Afrika’ya kadar uzanan iyilik ikizleri
Vakfın bugüne kadar ki çalışmaları konusunda detaylı bilgi veren Batmaz, neler yaptıklarını ise şöyle anlatıyor:
“İlk günden beri bir vakıf gibi çalıştık, bugün vakfımızı kurmamız bir tesadüf değil. Bugüne kadar yaptıklarımız ise şöyle:
Sayra ve Çınar her yerde
Tülin Batmaz’ın yaptıkları bunlarla da sınırlı değil ve devam ediyor geride bıraktığımız iki yılda yapılanları anlatmaya:
“İsimlerini yaşatmak adına;
6 Şubat depremleri için de çalıştılar
Tülin Batmaz; 6 Şubat 2023’te sadece 11 ili değil tüm ülkeyi sarsan deprem sürecinde de vakıf olarak yaptıkları yardımları şöyle sıraladı:
“3 İnsani yardım tırı çıkarttık. İlk gün hızlıca organize olduk temel ihtiyaçlar üzerine bir kampanya başlattık, beş gün sonra ilk tırımızı Kahramanmaraş Elbistan’a gönderdik. Ardından görüştüğümüz yetkili kurumlarla çocukların spor ayakkabı eksiğini tespit ettik ve çocuklar için bir ayakkabı kampanyası başlattık. Bin çocuk olarak çıktığımız yola, hedefimizin çok üzerine çıkarak 2 bin 185 çocuğumuza ulaşmayı başardık ve vakıf olarak İskenderun ile Hatay bölgesine giderek çocuklara birebir bizler de dokunduk. Ramazan Aayı içerisinde de İzmir’e gelen depremzede misafirlerimize iftar yemeği veriyoruz. Aynı sofrada buluşmak hem onlara hem de bizlere iyi geliyor.”
“Bizlerin anneliği bitmedi”
Evlatlarını depremde yitirmiş bir anne olarak, depremde evlatlarını kaybeden anne ve babalara da bir çağrıda bulunan Batmaz, anne ve babalıklarının bitmemesi gerektiğine dikkat çekiyor ve şunları söylüyor:
“Geride kalmak çok zor. Hiçbir zaman onların boşlukları dolmayacak, onların özlemleri de sevgileri kadar büyük olacak içimizde. Ama her zaman söylediğim bir şey var; bizlerin anneliği bitmedi. Bir anne olarak da hiç kimsenin evladı için yapamayacağı bir şey yoktur. İşte bu yüzden de bir anne olarak en büyük fedakârlık bize düştü. Onların çok iyi yerde, cennette olmaları için bizim bugün bu acıya katlanmamız gerekiyormuş. İnanıyorum bir gün inşallah kavuşacağız ve o güne kadar onların isimlerini yaşatmak iyiliklerle yola devam etmek en büyük hayata tutunuş…”
Depremden sağ kurtulan ama bu travmanın etkisinde olan çocukların rehabilitasyonu için en önemli şeyin empati olduğunu söyleyen Batmaz, yetkililere ve uzmanlara yaptığı şu çağrıyla sözlerini tamamlıyor:
“Empati en önemli şey bence bu dönemde. Büyük cümleler veya yapılması gerekenlere dair keskin cümleler kurulmamalı. Kişi bile tanımını zor yaptığı duygular yaşıyor, içerisinde bulunduğu süreci kimsenin anlaması pek mümkün değil, hele bir de çocuksa. Çocukların dünyaları çok daha soyut ve derin. Onların yanında olduğunu hissettirmek, kendilerini güvende hissetmelerini sağlamak sanırım şu zamanlar en iyisi…”
Dersim Belediyesi’nde başlatılan nöbete katılan yurttaşlar, “Dersim’e sefer olur ama zafer olmaz” diyerek irade gaspına…
Dersim Belediye Eş Başkanı Cevdet Konak ve Ovacık Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül’ün de aralarında olduğu…
Dersim Belediyesi'nde başlatılan nöbet eyleminde eşbaşkanlar, kararın kayyım hazırlığı olduğunu belirterek mücadele çağrısı yaptı. Dersim'de…
Dersim Belediye Eşbaşkanı Cevdet Konak ile Ovacık Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül'e 6 yıl 3'er ay…
Elâzığ’da 32 yaşındaki Burcu Demir’i 8 Şubat’ta katleden Uzman Çavuş Murat Coşansel’in yargılandığı davanın 4.…
Doğa Koruma ve Milli Parklar (DKMP) 15. Bölge Müdürlüğüne bağlı Tunceli Şubesi ekipleri, il genelinde…