Mezopotamya Öğütleri

 

Öyle başı boş, deli dolu olmayacaksın

Ulu orta, bölük pörçük dolaşmayacaksın

Paldır küldür, dünyayı parmağında oynatmayacaksın!

• Bazen hayatı hızla yaşama arzusu, insanı akıl dışı adımlara sürükler. Oysa her şeyin bir vakti vardır. Sadece düşünerek hareket etmelisin.

 

Bir meclise girerken rızalıkla varacaksın

İçi boş laflarla muhabbete dalmayacaksın

Önce susacaksın, meseleyi anlayacaksın

Dinlerken sözleri, gözlerini kaçırmayacaksın

Konuşurken içten, dolu dolu konuşacaksın

Öyle ortalarda çaresiz ruhsuz sızlanmayacaksın

Hele uzaklara, at gözlüğüyle hiç bakmayacaksın

Engin olacaksın!

• Gözler, sadece bakmak için değildir; insanın iç dünyasının aynasıdır. İyi dinlemek ve doğru konuşmak, hem insanı hem de çevresini şekillendirir.

 

Kalbinle beyinin arasına neşter atmayacaksın

Akılla, duygularını asla karıştırmayacaksın

Bilmediğin tenhalarda tek başına koşmayacaksın

İyi düşünüp, iyi konuşup, iyi iş yapacaksın

Göz hizasında yüreğine bir eşit bulacaksın

Lakin oduna sarılır gibi ona sarılmayacaksın

Can olacaksın!

• Zihin ve kalp, her insanın içinde bir denge arar. Gerçek güç, bu dengeyi bulup korumaktır.

 

Öyle başı boş, deli dolu olmayacaksın

Ulu orta, bölük pörçük dolaşmayacaksın

Paldır küldür, dünyayı parmağında oynatmayacaksın!

• Hayat, bir gösteri değil. Her adımın, her kararın geleceğini şekillendirir.

 

Yürüdüğün yollarda derin izler bırakacaksın

Yoldaşlarını kendinden ayrı tutmayacaksın

Haksızlık karşısında lal olup susmayacaksın

Kulaklarını tıkayıp sağırı oynamayacaksın

Hokkabaz olup, dostunu dolandırmayacaksın

Komşuna açık olan kapını, kapatmayacaksın

Kaynarken taşacaksın!

• Toplum, bizlerin bir arada olduğu bir yerdir. Birlikte yükselmek, sadece kendini değil, çevreni de iyileştirmektir.

 

Haddini bilecek hududunu aşmayacaksın

Cahile kanıp, sınırsız krediler açmayacaksın

Karşındakiyle sorunlarını oturup tartışacaksın

Sözü gül ile değil, bülbül ilen tartacaksın

Sen, seni süslü yalanlarla kandırmayacaksın

Yüksek egona hapsolup, ortalıkta kalmayacaksın

Ruhunu karartmayacaksın!

• Gerçek özgürlük, egonun zincirlerinden kurtulmaktır. Yalanlar değil, doğrular güç verir.

 

Öyle başı boş, deli dolu olmayacaksın

Ulu orta, bölük pörçük dolaşmayacaksın

Paldır küldür, dünyayı parmağında oynatmayacaksın!

• Düşünmek, zaman alır; ama bu zaman, geleceğini şekillendirecek olan en değerli yatırımdır.

 

Ağzını açarken zehirli dilini tutacaksın

Elinle dokunduğun dalı kırmayacaksın

Ayağınla bastığın toprağı acıtmayacaksın

Yılanı, uyuduğu deliğinden çıkarmayacaksın

Su içen bir ceylana tuzak kurmayacaksın

Kendini, yer yüzünün kralı sanmayacaksın

Avlanmayacaksın!

• Doğa ve yaşam, insanın en büyük öğretmenidir. Her şeyin bir yeri ve amacı vardır. O yüzden her adımında dikkatli ol.

 

Yükseklerden kuş bakışıyla bakmayacaksın

Büyük burnunu, küçük gözünden kaçırmayacaksın

Hele insanı, insanı insandan ayırmayacaksın

Bir kuytuda vicdanını, nefsinle boğmayacaksın

Zalime, firavuna boynunu uzatmayacaksın

Pazarına sürülen büyük kurban olmayacaksın

Yaşayacaksın, yaşatacaksın!

• Gerçek zenginlik, sahip olduklarınla değil, paylaştıklarınla ölçülür. Toplumsal sorumluluğunun farkında ol.

 

Öyle başı boş, deli dolu olmayacaksın

Ulu orta, bölük pörçük dolaşmayacaksın

Paldır küldür, dünyayı parmağında oynatmayacaksın!

• Yaşam, sadece bir yolculuk değil, başkalarıyla birlikte var olma sanatıdır.

 

Zatını başka biriyle asla tartmayacaksın

Kaç gram geldiğini bir sarrafa soracaksın

Başkasının işine gücüne karışmayacaksın

Kimseyi de kendi işine karıştırmayacaksın

Kutsallarını el aleme kaptırmayacaksın

Aptalların önüne incilerini saçmayacaksın

Cevher olacaksın!

• Her insan kendi yolunu seçer, ama doğru yolda yürümek için başka yollara da bakmak gerekir.

 

Kimsenin kulağına göre konuşmayacaksın

Birilerinin masalına kulak asmayacaksın

Kainata, Veysel’in gönül gözüyle bakacaksın

Harekete, hele harekete kesinlikle mani olmayacaksın

Karanlığa temiz ellerinle bir delil sunacaksın

Lakin ışığı söndürmeyecek, suyu bulandırmayacaksın

Aydınlanacaksın!

• Gerçek aydınlanma, sadece ışığı görmek değil, ona ulaşmaktır. Karanlıkları temizlemek, kalpten gelir.

 

Öyle başı boş, deli dolu olmayacaksın

Ulu orta, bölük pörçük dolaşmayacaksın

Paldır küldür, dünyayı parmağında oynatmayacaksın!

• Bir insanın yolu, diğer insanlarla şekillenir. O yüzden her adımın sorumluluğunu taşımak zorundasın.

 

Bilmediğin okyanuslara acemice dalmayacaksın

Kirlenmiş aynı suda iki defa yıkanmayacaksın

Ferhat gibi dağları delmeye kalkmayacaksın

Şirin olup iki bıçak arasında yaralanmayacaksın

Bir gülle bahar gelmeyeceğini, anlayacaksın

Kimler geldi, kimler geçti iyi hesaplayacaksın

Hakikatine varacaksın!

• Gerçek keşif, iç yolculukla başlar. Hayatındaki derinlikleri görmek için önce içindeki boşlukları doldurmalısın.

 

Bir mezarlığa gidip sessizce dolaşacaksın

Kendine, cürmün kadar bir yer bulup oturacaksın

Etrafına bakarken gözlerini kısmayacaksın

Sen sana dar olup, eksiklerini bulacaksın

Durup dururken hıçkırıklarla ağlayacaksın

Bulutlu yüreğini yağmur gibi boşaltacaksın

Belki de rahatlayacaksın!

• İçsel rahatlık, önce kabullenmeyi gerektirir. Kendini olduğun gibi kabul etmeden, hiçbir yükü kaldıramazsın.

 

Öyle başı boş, deli dolu olmayacaksın

Ulu orta, bölük pörçük dolaşmayacaksın

Paldır küldür, dünyayı parmağında oynatmayacaksın

• Hayat, sadece bir hedefe ulaşma yarışı değildir. Her anı, içindeki dengeyi bulma sürecidir.