Categories: DersimToplum Yaşam

İSİG kadın iş cinayetleri raporunu açıkladı: 10 yılda 1349 iş cinayeti

İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği (İSİG) Meclisi, kadın iş cinayetleri raporunu yayınladı. Rapora göre 2013’ten bu yana 1349 kadın iş cinayetlerinde hayatını kaybetti. Raporda kadın işsizliğine, kadınların istihdamdan dışlanmasına, kadına yönelik şiddetin bir alanı olarak çalışma yaşamındaki koşullara ve bir işçi sağlığı ve güvenliği sorunu olarak işyerinde kadına yönelik cinsel taciz, şiddet ve ayrımcılığa dikkat çekildi. Raporda direnişteki Agrobay işçisi kadınlara atfedildi.

İŞ CİNAYETLERİNİN YÜZDE 42’Sİ TARIM-ORMAN İŞKOLUNDA

İSİG Meclisi verilerine göre; 2013’te en az 103, 2014’te en az 131, 2015’te en az 121, 2016’da en az 110, 2017’de en az 117, 2018’de en az 120, 2019’da en az 115, 2020’de en az 148, 2021’de en az 165, 2022’de en az 109 ve 2023’ün ilk on ayında en az 140 kadın işçi iş cinayetlerinde hayatını kaybetti.

Bu 10 yılda iş cinayetleri sonucu hayatını kaybeden kadınların yüzde 42’sini tarım-orman, yüzde 15’ini sağlık, yüzde 13’ünü ticaret-büro, yüzde 6’sını belediye, yüzde 6’sını tekstil işçileri oluşturdu. Kadınların yüzde 44’ü trafik-servis kazalarında, yüzde 11’i covid-19 sebebiyle, yüzde 8’i ise ezilme-göçük sonucu hayatını kaybetti. Hayatını kaybeden kadın işçilerden 101’inin çocuk, 79’unun mülteci işçi olduğu kaydedildi. Raporda iş cinayetlerinde hayatını kaybeden kadınların yalnızca yüzde 3’ünün sendikalı olduğu bilgisi de yer aldı.

KADIN İŞSİZLİĞİ GİDEREK ARTIYOR

Raporda ekonomik krizin en hızlı ve en çok yoksullaştırılan, sosyal güvenlik korumasının dışına çıkartılan, kemer sıkma politikalarının en fazla uygulandığı kesimin kadınlar olduğu vurgulanarak, “Kadın işsizliği oranı ekonomik kriz etkilerinin en fazla hissedildiği 2009’u aşmış durumda ve işsizlikte kadın ve erkek oranı arasındaki fark giderek açılıyor. Türkiye’de, kadınlar istihdamın dışına itilerek ekonomik şiddet gördüğü gibi, istihdam edildiklerinde de bu ekonomik şiddet devam ediyor. Kadınlar; aynı düzeyde eğitim aldıkları erkeklerin ortalama ücretinin ancak yüzde 77,8’ini alabiliyor” ifadeleri kullanıldı.

Kadın emeği politikalarının kadınları geçici, güvencesiz ve kayıt dışı veya bakım emeğinin uzantısı işlerde çalışmaya mahkûm ettiğinin altı çizilerek, işçi sağlığı ve iş güvenliğini yalnızca mesai saatleri içerisine indirgeyen bakış açısının kadının yeniden üretim için ev içinde harcadığı emeği yok saydığı vurgulandı. Raporda iş cinayetlerinin önlenmesi ve iş güvenliğinin sağlanması için aşağıdaki talepler yer aldı:

  • Toplumsal cinsiyetçi iş bölümüne son verilmelidir.
  • Kadın işlerinin ‘tehlikesiz ve basit’ olduğu ön yargısı yıkılmalıdır.
  • Yeniden üretim atölyelerine dönüşen evler ve işyerleri sağlık ve güvenlik risklerine karşı güvenli hale getirilmelidir.
  • Gerek devlet tarafından gerekse emek ve meslek örgütleri tarafından oluşturulan işçi sağlığı ve güvenliği politikaları toplumsal cinsiyet açısından tekrar düzenlenmelidir.
  • Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından, işyerlerinde ve evlerde kadınların ağırlıklı olarak çalıştığı işlerin ve bu işlerde çalışan kadınlarda rastlanan ortak sağlık sorunları ve riskleri rapor edilmeli ve kamuoyuyla düzenli olarak paylaşılmalıdır.
  • Kadınların çalışma alanlarındaki kimyasal, biyolojik, fiziksel, ergonomik vb. riskler saptanmalıdır.
  • İşyerinde kadına yönelik cinsel şiddet, taciz, cinsel sataşma tehlikesine karşı önlem alınmalı, bu konu sendikaların toplu sözleşmelerinin önemli bir gündemi olmalıdır.
  • İşyeri toplu sözleşmelerinde, işkolu ve ülke bazındaki çerçeve sözleşmelerde kadın meslek hastalıklarına dair maddeler konulmalıdır.
  • Ev ve bakım hizmetleri azami ölçüde kamusal alandan ücretsiz karşılanmalıdır.
  • Kadınlar çifte mesaisinin yıpratıcılığı ve üstlerindeki aşırı iş yüküne bağlı fiziksel ve ruhsal zararlar toplamı bir meslek hastalığı tanımı getirilmelidir.
  • Başta İş Kanunu ve İş Sağlığı ve Güvenliği Yasası olmak üzere bütün yasa ve yönetmelikler toplumsal cinsiyeti gözetecek bir biçimde yenilenmelidir.
Dersim Gazetesi

Recent Posts

Cezaevinde 8’inci yılını dolduran Kavala: İnsan onuruna saygının egemen olacağına inanıyorum

İş insanı ve sivil toplum temsilcisi Osman Kavala’nın özgürlüğünden mahrum bırakılmasının üzerinden 8 yıl geçti.…

10 saat ago

Hozat’ta palamut ekimi seferberliği

Dersim'in Hozat ilçesinde, kıraç alanları ağaçlandırmak için geleneksel hale gelen palamut tohumu ekiminin 4’üncüsü yapıldı.…

10 saat ago

Yaşamın Sıfır Noktası “Zero Limit” ve Dünyanın Anahtarı Sevgi Üzerine

   2008 yılında bir kitap yazıldı. 2020 yılında Türkçeye çevrildi. Ben ilk defa 2021 yılında…

1 gün ago

Hatimoğulları’ndan “özel yasa” ve somut adım çağrısı: Kaybedecek zaman yok

Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları ve Demokratik Bölgeler…

2 gün ago

Demirtaş’tan ‘kar makinesi’ metaforlu yeni açıklama: Oyalanırsanız kar yolları kapatır

Eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, yeni sürece ilişkin değerlendirmelerinin ardından gelen yorumlara sosyal…

2 gün ago

Dersim’de Madde Bağımlılığıyla Mücadele Paneli Düzenlendi

Dersim’de “Madde Bağımlılığı ile Mücadelede Toplumsal Sorumluluk ve Çözüm Arayışları” başlıklı panel gerçekleştirildi. Eğitim ve…

2 gün ago