Dersim Milletvekili Ayten Kordu, 8 Ağustos 1938’de Erzincan’ın Kılıçkaya (Surbahan), Galolar, Magaçur, Brastik, Balibey ve Kismikör köylerinden zorla alınarak Erzincan-Ovacık sınırındaki Zînî Gediği bölgesine götürülen 97 Kürt Alevi yurttaşın topluca infaz edilmesini Meclis gündemine taşıdı. Kordu, Anayasa’nın 98’inci ve TBMM İçtüzüğü’nün 104 ve 105’inci maddelerine dayanarak, olayın tüm boyutlarıyla araştırılması için Meclis Araştırma Komisyonu kurulmasını talep etti.
Önergenin gerekçesinde, yaşları 17 ile 80 arasında değişen yurttaşların saatlerce aç ve susuz yürütüldükten sonra kurşuna dizildiği, sağ kalan birkaç kişinin ise taşla ezilerek öldürüldüğü belirtildi. Olayın tanıklarının yıllar boyunca yaşadıklarını anlattığı, ancak hiçbir zaman gerçek anlamda soruşturma açılmadığı vurgulandı.
Kordu, katliamın gerçekleştiği bölgenin uzun yıllar “yasak bölge” ilan edilerek yakınlarının dahi ziyaretine kapatıldığını, kurbanlara mezar yeri çok görüldüğünü ve cesetlerin doğada bırakıldığını aktardı. Olay sonrası ailelerin Batı illerine sürgün edildiğini, kültürel kopuşların ve travmanın sonraki kuşaklara aktarıldığını belirtti.
Kordu, 2014’te ailelerin kendi imkânlarıyla Zînî Gediği’nde yaptıkları Anma-Hatırlama Mekânı ile Kılıçkaya köyünde inşa ettikleri Ateş Çemberi’nin kimliği belirsiz kişilerce yıkıldığını, devletin failleri bulmadığını ifade etti. Olayın, 1938 Dersim Katliamı’nın devamı niteliğinde olduğunu ve uluslararası hukukta “insanlığa karşı suç” tanımına girdiğini, bu nedenle zamanaşımına tabi olmadığını belirtti.
Kordu, ayrıca Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’un yanıtlaması istemiyle verdiği yazılı soru önergesinde şu soruları yöneltti:
Zînî Gediği Katliamı ile ilgili olarak bugüne kadar Bakanlığa kaç başvuru yapıldı? Bu başvuruların içeriği ve sonuçları nelerdir?
Tanık ifadelerine rağmen neden etkin bir soruşturma açılmamıştır? Açılmadıysa sorumluluk kimdedir?
Katliamda yaşamını yitirenlerin kimliklerinin tespiti ve toplu mezarların yerinin belirlenmesi için bir çalışma var mıdır?
Olay “insanlığa karşı suç” kapsamındayken neden “zamanaşımı” gerekçesiyle tüm talepler reddedilmiştir?
Kordu, “Atalarımızın kemiklerini dini inancımıza göre toprağa sırlamak istiyoruz” diyen ailelerin taleplerinin karşılanmasının, geçmişle yüzleşmenin ve toplumsal barışın tesisi için zorunlu olduğunu vurguladı.
AKP Grup Başkanı Abdullah Güler ve Grup Başkanvekili Özlem Zengin DEM Parti Grubu’na nezaket ziyaretinde…
Diyarbakır’da düzenlenen 9’uncu FilmAmed Belegesel Film Festivali’nde Cumartesi günü fenalaşarak hastaneye kaldırılan ve doktorların beyin…
Serba merdayîna lacê dedê îdarekarê komela ma Sabri Aslanî Mustafa Xıroli rê ramete wazenimi. Mıstafa…
Erdal Erzincan’ın “Alevilerin ibadet dili Türkçedir” yönünde ki sözleri ile başlayan tartışmalar sürüyor. Bu sözlerin…
‘Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu’ 2 Ekim’de yapacağı 13’üncü toplantısında hukuk örgütlerini dinleyecek Kürt…
1990’lı yılların başlarından itibaren Alevi ve Bektaşi toplumunun örgütlenmesiyle birlikte bir çok yazılı kaynak da…