Politika

DEM Parti ile görüşen Özgür Özel: Komisyon fikrinin sahibiyiz

Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) ziyaretinin ardından CHP Genel Başkanı Özgür Özel, gazetecilerin sorularını yanıtladı. Özel, DEM Parti heyetinin tüm partileri kapsayan bir görüşme turu gerçekleştirdiğini ve bu kapsamda ortak bir basın açıklaması planlamadıklarını belirtti.

Görüşmeye dair ise “DEM Parti’nin ziyareti sürece yönelik fikir alışverişi içeren bir görüşmeydi. Şunu söylemek gerekir CHP’nin bir pozisyonunu tarif etmem gerekirse; biz komisyon fikrinin sahibiyiz, savunucusuyuz” dedi.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne (İBB) yönelik 3. dalga operasyona değinen Özel, başsavcılığın operasyonu jandarmanın yapmasına karar vermesi ile ilgili açıklama yapması çağrısı yaptı.

“Yan kesicilik teşebbüsü”

Özel, HSK üyeliği için aday seçiminin Anayasa’ya aykırı yapıldığını belirterek seçim sonlandığında yürütmeyi durdurma kararı için Anayasa Mahkemesi’ne başvuracaklarını bildirdi.

Seçimin iktidara yakın isimler arasında geçeceğine dikkat çeken Özel şöyle devam etti:

“Yürütmeyi durdurma talebinde bulunacağız. Bu kadar açık arkadaşlar, Anayasa diyor ki: ‘İlk turda nitelikli çoğunluk aranır. İkinci turda daha düşük bir nitelikli çoğunluk aranır. Bunlar sağlanamazsa üçüncü turda en çok oyu almış adaylar arasında kura çekilir’ diyor. Olmayan bir üçüncü tur oylaması icat ederek yani ilk iki turda nitelikli çoğunluğu sağlayamayan AKP, üçüncü turda olmayan bir oylama icat edip kendi, MHP ile birlikte 30 olan oyunu 15-15 ikiye bölüp kuraya girecek iki adayı da AKP’ye yakın, onların desteklediği adaylara dönüştürmeye çalışacak bir şeytanlık demeyeyim, bir cüretkarlık, bir tenezzül, bir yan kesicilik teşebbüsü. Anayasa diyor ki bir oylama, iki oylama olmadı, en çok oyu alan iki aday arasında kura.”

“Komisyon fikrinin sahibiyiz”

Özel, DEM Parti ile yapılan görüşme ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin “Terörsüz Türkiye” süreci ile ilgili TBMM’de komisyon kurulması teklifi hakkındaki soruya ise şu cevabı verdi:

“DEM Parti’nin ziyareti sürece yönelik fikir alışverişi ve bu konuyla ilgili kendi düşüncelerini ifade ettikleri, bizim düşüncelerimizi sordukları bir süreçtir. Bu görüşmeyle ilgili onlar bütün partileri ziyaret ettikten sonra yapacakları açıklamalara kadar benim içeriğe yönelik bir şey söylemem doğru değil. Ancak şunu söylemek gerekir. CHP’nin bir pozisyonunu tarif etmem gerekirse, Sayın Bahçeli’nin komisyon meselesini, biz bu komisyon fikrinin sahibiyiz, ilk savunucusuyuz, hep savunucusuyuz. Bugün ‘Devlet Bey’in dediği komisyona ne diyorsunuz?’ değil, CHP’nin yıllardır söylediği, Meclis’te bir komisyon kurulması fikrine devlet Bey’in dün yaptığı olumlu yaklaşım önemli.”

“Numan Bey partilerle görüşsün”

Özgür Özel, sorumluluk alarak Meclis’te siyasi partilerle görüşmesi için Numan Kurtulmuş’a çağrı yaptı:

“Ancak ne ben, ne Devlet Bey ne bir başka siyasi liderin ‘Komisyon şu kadar kişiden oluşsun, şöyle kurulsun, şusu böyle olsun, bu kadar danışmanı olsun’ bu böyle dayatılacak hususlar değil. Burada doğru yöntem Numan Bey’in kendi görevi gereği, pozisyonu gereği partilerin genel başkanlarını ve liderlerini bir toplantıya çağırması ve partilerin görüşlerini alması. Bu görüşler doğrultusunda bir uzlaşmaya varılarak, kaç kişilik bir komisyon, ne şekilde oluşacak, belirlenmesi. Komisyon oluşunca da çalışma usul ve esaslarını kendisinin belirlemesi lazım.”

“En makulde buluşulur”

Özel, Meclis’te yürütülmesi gerektiğini belirttiği yeni sürece dair devamında şunları söyledi:

Ben Devlet Bey’in söylediği rakama ya da söylediği yöntemlere MHP’nin bir fikri olarak saygı duyuyorum. Ama Meclis’e böyle bir şey dayatma olmaz. Bunu bütün partiler birlikte müzakere ederler. En doğruda en makulde buluşulur. Toplumsal mutabakat deniyorsa, o salt çoğunlukla olmaz. Salt çoğunluk dediği ‘Gelin konuşun, biz AKP ile anlaştık. Ne dersek o’ olur. Bu olmaz. Mutabakat aranıyorsa, nitelikli çoğunlukla aranması lazım. Tam mutabakat olmayabilir ama bir nitelikli çoğunluk aynı doğruyu savunuyorsa, o noktada karar verilir ve ileriye doğru gidilir. 

“Ciddiyetle bu işe sarılmamız lazım”

Burada artık şeffaflığa ihtiyaç var. O kurulan komisyonların doğru olduğu da ortaya çıktı, Adalet Bakanlığı ile DEM Heyeti’nin görüşmesinden sonra Adalet Bakanlığı’nın bir taslağının olduğu, taslağın iletildiği, işte bu taslakta infazla ilgili birtakım düzenlemelerin olduğu. O yüzden artık herkesi, bütün tarafları, geçmişteki bütün polemik alanları falan bir yana. Hepimizin, hep birlikte ciddiyetle bu işe sarılmamız lazım. Yapmamız gereken mesele, Meclis’i merkez alan, milletten güç alan, millete hesap verecek olan vatandaşın gözünün içine bakabildiğimiz bir siyaset. Öyle geçmişteki diller, geçmişteki fiiller bunların hepsi iktidarın siyaseten bize, muhalefet partilerine karşı kullandığı dilmiş. Şimdi başka bir yere gelmiş. Buradan sonra artık birazcık niyet, biraz samimiyet. Öyle kimse kimseyi kandırmasın. Buradan sonraki adımların kararlılıkla, doğru ve herkesin kendi pozisyonunu vatandaşa güzelce, tane tane izah ettiği, vatandaşın aklıyla alay etmediği bir süreç olması lazım.”

İBB’ye 3. dalga operasyon

İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne (İBB) yönelik 3. dalga operasyona da değinen Özel, başsavcılığın operasyonu jandarmanın yapmasına karar verdiğine dikkat çekti.

Savcılığı bu konuyla ilgili açıklama yapmaya çağıran Özel şöyle devam etti:

“Operasyonun jandarma eliyle yapılmazsa üzerine bunu İçişleri Bakanlığı’ndan ‘Bunu nasıl yorumlamalı?’ diye sorduk. Cevap şudur; ‘Bir önleyici kolluk faaliyeti var. Burada görev bölgeleri var. Ama adli kolluk faaliyetinde artık böyle bir ayrım yok. Polisi mi kullanacak, jandarmayı mı kullanacak savcılık karar veriyor. Savcılık böyle bir karar vermiş. Bu yoğunluklar düşünülerek olmuş olabilir, gizlilik düşünülerek olmuş olabilir’ diye anlatıyorlar. Yani savcılık bu operasyonda polisi değil, jandarmayı kullanmış. Bence savcılık bir açıklama yapsın; bunu niye ve ne amaçla yaptığını söylemesi lazım. 

“Resmi bilgi değil, dedikodu”

Üçüncü dalga operasyonun kendisi, daha önceki dalgalardan sonra gelen, yine algı yaratmaya yönelik ve tamamen ‘Duydum, ettim falan filanın’ altını doldurmaya çalışıp çalışamadıkları, mutlaka şimdi yeni tehdit, yeni şantaj, yeni iftira ve zorlamalar için yeni kişilere ihtiyaç var. İçeridekilerin canını çıkardılar, olmuyor. Ama bir büyük ayıpla başladı bu sabah. Hepiniz biliyorsunuz, vatandaşlarımız da bilsin. Savcılıktan iki sayfa bir bilgi yollandı muhabirlere, gazeteciler. Resmi bilgi değil. İçinde dedikodu var; o onun sevgilisiymiş, bu bunun bilmem nesiymiş.”

Akın Gürlek tepkisi

Özgür Özel konuşmasının devamında İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Sayın Akın gürlek’e seslendi:

“Ya bu kadar ayağa düşürmeyin hukuk devletini kardeşim. Antetli kağıtla yapamadığın bilgilendirmeyi utanmadan alternatif alanda ne yayıyorsun? Varsa antetli kağıda yazabileceğin bir şey, yaz. Bu kadar utanmazlık olmaz. Bunu Akın Gürlek’e söylüyorum. Bak, yaptığınız iş hukuku ayaklar altına almak, devleti ayaklar altına almak, devlet ciddiyetini ortadan kaldırmak. Antetsiz kağıda dedikodu basın bildirisi nedir ya özel hayata yönelik? ‘Yazın, bunu yazın.’ Neymiş? Gözaltına alınanlardan birinin geçmişte filanca ile yani gözaltına alınan bir diğer kişiyle bir gönül ilişkisi varmış, o ilişki bitince görevden alınmış, mış, mış. Buna mı kaldınız, buna mı düştünüz be kardeşim? Bu mu turpun büyüğü? Terbiyesizliğin büyüğü bu. Sizi oraya yollayanı da utandırıyorsunuz. Sizi oraya yollayan, bundan utanmıyorsa vallahi ben utanıyorum.

“Psikolojik harp yürütüyor”

Akın Gürlek, herkesin gözünün içine baka baka söylüyorum. Ne demek antetsiz kağıda dedikodu basın bülteni ya? Haydi açıklama yap, ‘Yapmadım, yapmadık’ de. Hepinizin elinde. Biraz utanmak olur, sıkılmak olur arkadaş. Bu senin duyumun, iddian, dedikodu. O yazdığın insanların ailesi var, anası var, babası var, kardeşi var, bir başkasının çoluğu çocuğu var. Sana ne? Bu bir iftira ama basınına yolluyorsun. Bu mu mücadele? O kadar kanun var elinde, o kadar yetki var elinde, her şey elinde mücadele için paparazzilik yaptıracaksın öyle mi? Yazıklar olsun. İki satır bir açıklama yap. ‘Biz böyle bir şey geçmedik basına’ de. Hiç olmazsa geçtiğin basın mensupları senin, sizin yaptığınız bu işin ne olduğunu biliyor. Bak bu kadar kişi dinliyor burada. Bütün İstanbul’un elinde, hepimizin elinde, yolladığın dakika elimizde. Yazın bunu. Ne olacak? Psikolojik harp yürütüyor.”

Dersim Gazetesi

Recent Posts

Numan Kurtulmuş: Bir tek Alevi yurttaşımız dahi incindiyse üzgünüm

Gelecek Partili Doğan Demir’in, Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş’un Gabar’daki konuşmasında Alevileri rencide eden ifadeler kullandığını…

1 saat ago

"Barış Akademisyeni" Cenk Yiğiter’e evinin önünde silahlı saldırı

Barış Akademisyeni, hukukçu Cenk Yiğiter, evinin önünde gündüz vakti silahlı saldırıya uğradı. Yiğiter'e Çankaya'da oturduğu…

2 saat ago

Limon kabuğunu sakın atmayın

  1. Doğal Temizlik Maddesi Olarak Kullanın Limon kabuğu, içerdiği doğal asitler sayesinde mikrop kırıcı…

4 saat ago

AYM: Cezaevinde görüş ve yazışma gözetimi hak ihlali

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), hükümlü ve tutukluların mektuplarının Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi (UYAP)…

4 saat ago

Sağlıklı kalmak için hareket edin

Modern hayat tarzının bireyleri daha az hareket eder hale getirdiğini vurgulayan Prof. Dr. Aksoy, "Uzun…

4 saat ago

TÜİK: Maddi durum beklentisi iyileşmedi, ekonomiye güven düştü

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) ve Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) iş birliğiyle hazırlanan Tüketici Güven…

10 saat ago