2020 yılında Elazığ’ın Sivrice ilçesinde meydana gelen 6.8 büyüklüğündeki depremin ardından kurulan Aşağı Demirtaş Konteyner Kenti’nde yaşayan 240 aile, Valilik tarafından gönderilen tebligatla konteynerleri boşaltmaları konusunda uyarıldı. İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü (AFAD), geçici barınma alanının kapatılacağını belirterek, konteynerde yaşayanlara 7 gün süre tanıdı.
Depremzedeler arasında yaşlı, hasta ve geliri olmayan vatandaşların çoğunlukta olduğu konteyner kentte büyük bir belirsizlik ve çaresizlik hâkim. 79 yaşındaki KOAH hastası İbrahim Hakkı İnce, oksijen cihazına bağımlı yaşadığını belirterek isyan etti:
“2020’den bu yana konteyner konteyner dolaştırılıyorum. Tek gelirim yaşlılık aylığı. Bu gelirimle nerede ev bulabilirim? Beni buradan çıkardığınızda oksijen cihazımı nereye takacağım?”
İnce, dört yıldır kalıcı çözüm beklediklerini vurgularken, yetkililerin sorumluluktan kaçtığını dile getirdi:
“Biz halk olarak size 20 yıl verdik. Siz dört yılda görevinizi yaptınız mı?” diyerek tepkisini ortaya koydu.
Kiralık ev bulmak için köylere kadar gittiğini anlatan İnce, bir köyde evin birinci katı için 5 bin TL istendiğini belirtti:
“Bütün maaşımı versem bile 800 lira açık kalıyor. Köyde bile bu kira isteniyor. Ne istiyorsunuz bizden?”
“Bizi nereye atıyorsunuz?”
Konteynerlerden çıkartılması istenen bir diğer isim, 85 yaşındaki parkinson hastası Ali Polat, tebligata sert tepki gösterdi:
“Ey yetkililer, konteynerleri kırıp atacaksanız, götürün bir boş araziye koyun, biz orada kalalım. Bedava da istemiyoruz, gerekiyorsa para verelim. Ama bu kadar hasta, yaşlı, gelirsiz insan nereye gidecek?”
“60 yıl vergi verdim, şimdi barınacak yerim yok” diyen Polat, sadece kendisi için değil, tüm konteyner halkı için adalet ve merhamet çağrısı yaptı.
VALİLİK SESSİZ, HALK ÇARESİZ
Valilik ve AFAD yetkilileri konuyla ilgili kamuoyuna henüz detaylı bir açıklama yapmadı. Konteyner kentte kalan yurttaşlar ise çözüm bekliyor. “Geçicilik” adı altında sürdürülen barınma krizine karşı, vatandaşların talebi net:
“Bizi konteynerden çıkarıyorsanız, barınabileceğimiz bir yer gösterin.”