Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP), “Millet İradesine Sahip Çıkıyor” sloganıyla düzenlediği mitinglerin bugünkü adresi Bayburt’tu.
Genç Osman Stadyumu yanındaki alanda düzenlenen kitlesel mitingde konuşan CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Bayburt’a gideceğini söylediğinde, “Gitme, 19 Mart’tan sonra orada bir şey olmadı, Bayburt AK Parti’nin kalesi” denildiğini anlattı.
“Bu ezberler bitti. Bu eski siyaset bitti. Bayburt’a gideceğim, Bayburt’a selam vereceğim. Bayburt ile kucaklaşacağım. Bayburt bizi bağrına basacak” dediğini belirten Özel, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bugün artık öyle siyasi partilerin kalesi, kale siyaseti bitmiştir. Artık Bayburt ne AK Parti’nin, ne Tayyip Bey’in, ne başkasının değil. Bayburt, bir bütün olarak bu milletin kalesidir. Artık Bayburt iktidar dostu bir şehir diye değil. Çünkü Bayburt bu iktidara çok dostluk yaptı, çok destek verdi. Ama iktidar. Bayburt’un ona yaptığı dostluğu Bayburt’a yapmadı. Bunun için artık biz şimdi Bayburt’un sesini duymaya, duyurmaya, Allah’ın izniyle ilk seçimlerden sonra Bayburt’a yapılmayanı fazlasıyla yapmaya geliyoruz inşallah.”
“İktidar, Türkiye’ye büyük bir kurumsal çöküş yaşatıyor”
Bayburt’a gelmedikleri için eleştirildiklerini belirten Özel, “Örgütümüz var, il ve ilçe başkanlarımız var, bir mücadelemiz var ama bizde de kusur var. 14 yıl sonra bir genel başkan geliyor, uzun süredir miting yok, temas yok. Bundan sonra size söz olsun, bir gözümüz, bir kulağımız, bir ayağımız Bayburt’ta olacak.” dedi.
Özel, sadece Bayburtluların değil, ülkenin tamamının büyük sıkıntılar içinde olduğunu vurgulayarak, şöyle devam etti:
“Söz, karar millette olması gerekirken 23 yıldır AK Parti seçimleri kazanmış, biz de ona saygı duymuş, muhalefet görevi yapmışken 31 Mart’ta ilk kez onlar ikinci parti oldular. CHP, 47 yıl sonra birinci parti oldu. Bizim 47 yıl gösterdiğimiz anlayışı, 47 yıl gösterdiğimiz sabrı, millete saygıyı 47 gün göstermediler. Bugün 31 Mart yerel seçimlerinden beri birinci parti olan partimiz, oy sıralamasında bütün anketlerde en yakın rakibinin 7 puan önündedir ama iktidar buna saygı duymak yerine saldırmaktadır. Arkasında milletin desteği olmayanlar sandıktan kaçarak Türkiye’yi vesayetle, baskıyla yönetmeye çalıştıkları için ekonomiye de çok zarar veren bir meşruiyet kriziyle karşı karşıyayız. Bu krizi aşamayınca milletin kararıyla inatlaşan iktidar, yasama, yürütme ve yargıyı şahsileştirmiş, egemenliği altına almış, talimata bağlamış ve Türkiye’ye büyük bir kurumsal çöküş yaşatmaktadır.”
“İşsizlik sorununu çözmek çok önemli”
Türkiye’de son 10 yılın en yüksek işsizlik rakamlarının açıklandığını ifade eden Özel, şunları kaydetti:
“İşsiz olan, iş aramaktan yılan, iş aramaya bile çıkamayan bütün kesimleri hesaplayınca TÜİK yüzde 33 işsizlik notu, geniş tabanlı işsizlik. Bu gençlerde yüzde 38, kadınlarda yüzde 40, son 10 yılın en yüksek rakamı var. Hepiniz biliyorsunuz geçen sene 3,2 milyondu, 4,7 milyona çıktı ev gençleri. O yüzden işsizlik sorununu çözmek, diğer tüm konular kadar önemlidir. 1,5 milyon atanamayan, atanmayan öğretmenimiz var. Staj ve çıraklık mağdurları var. Özellikle KHK mağdurları var. KHK’lıları da atanmayan öğretmeni de staj ve çıraklık mağdurlarını da Türkiye’nin dört tarafındaki tüm mağdurları da büyük bir dayanışma duygusuyla biz sahipleniyoruz, Halk Partisi sahipleniyor. Ülkesine, vatanına, milletine ihanet edenden, altındaki tankı üstüne sürenden F-16 ile Meclis bombalayandan asla bahsetmiyoruz. Onlar cezalarını sonuna kadar çeksinler ama ‘Sen bu bankaya kira yatır’, ‘Sen bu bursu al’, ‘Sen bu sıkıntı için şuraya gel’ deyip de mağdur edilen kardeşlerime söylüyorum, bir daha kimsenin böyle peşine takılmamak lazım. Bu ülkede peşine takılacak, bu topraklarda yolundan, izinden gidilecek iki Mustafa var. Bir Peygamberimiz Muhammed Mustafa, bir de bu ülkenin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk. Allah kimseyi ne Peygamberimizin izinden, ne Gazi Mustafa Kemal’in izinden ayırmasın.”
“Filistin’e sahip çıkıyoruz, İsrail’e meydan okuyoruz”
Özel, Türkiye’nin çevresinin yangın yeri olduğuna dikkati çekerek, “Rusya-Ukrayna savaşı sürüyor. Suriye’deki istikrarsızlık sürüyor. İsrail’in Gazze’deki, Filistin’deki katliamları sürüyor. Şimdi 50 binden fazla Filistinli çoğu kadın ve çocuk katledilmişken, buna karşı önce Amerika sessiz kaldı, sonra Trump geldi ‘İyi oldu’ dedi resmen. ‘Bunları, buralardan ötelere götürelim’ dedi. ‘Burayı güzel bir sahil kenti yapayım, kumarhane açayım’ dedi,” ifadelerini kullandı.
Kimsenin Trump’a bir şey demediğini vurgulayan Özel, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bu iktidar partisinin, İsrail’e kısık sesle, küçük harfle konuşması, Trump’a karşı ise sus pus olması çok üzücü, çok rahatsız edici, çok endişe verici, çok şüphe çekici bir iştir. Biz iki gündür, İsrail’in İran’a yaptığı saldırıları kınıyoruz. İran’ın misillemeleriyle işin büyümesinden, nükleer sızıntıdan, yanı başımızda yeni bir savaştan endişe ediyoruz. Bunun için başta Sayın Erdoğan’dan, sadece İsrail’e laf söyleyerek değil, ‘Sen buna niye yüz veriyorsun, niye şımartıyorsun, niye tepemize bindiriyorsun, niye Müslüman kanı döküyorsun?’ diye Trump’a karşı bir dik duruş bekliyoruz.”
Özel, Saadet Partisi’nin davetiyle çok sayıda muhalefet partisinin yarın akşam üstü Üsküdar’da toplanacağını belirterek, “Filistin’e sahip çıkıyoruz, İsrail’e meydan okuyoruz. Filistin’le dayanışma gösteriyoruz. Ben bu konuda bütün Türkiye’nin birlikte olması gerektiğini, Filistin meselesinin, Türkiye’nin ulusal meselesi, milli meselesi olduğunu hatırlatıyorum. CHP olarak da herkes şunu bilsin ki üçüncü genel başkanımız Bülent Ecevit’in Yaser Arafat’la ilişkisi neyse, bizim Filistin’le olan ilişkimiz o dur,” dedi.
“Haksızlıklara ve iftiralara karşı direniyoruz”
Özgür Özel, “19 Mart darbesinin üstünden 87 gün geçti,” ifadesini kullanarak, şu değerlendirmede bulundu:
“Cumhurbaşkanı adayımız, 15,5 milyon oyla Cumhurbaşkanı adayı gösterdiğimiz sevgili Ekrem İmamoğlu 87 gündür içeride tutuluyor. Bunun için 60 milyar dolar rezerv sattılar. Borsa çöktü, yabancı yatırımcı kaçtı, adalete güven dip seviyelerin de altına ulaştı. Biz bu kabustan Türkiye’yi çıkarmak için bu darbeye teslim olmamak için esas olanın milli irade olduğunu bir kez daha söylemek için o gün bugündür önce Saraçhane’de 7 gün 7 gece, sonra Maltepe’de 2,5 milyon insanla, ardından Samsun’dan yola çıkarak ve tüm Türkiye’yi meydan meydan, adım adım gezerek bu haksızlıklara, bu iftiralara karşı direniyoruz.”
Daha ilk gün, “İBB’den 560 milyar lira çalmışlar” denildiğine işaret eden Özel, 6 yıl boyunca İstanbul’un bütçesinin 496 milyar olduğunu, bunun yüzde 60-70’inin sabit ödemelere gittiğini, bütün hizmetlerin buradan yapıldığını anlattı.
Özel, bunlar ortaya çıkınca artık bu konunun konuşulmadığını vurgulayarak, şunları kaydetti:
“Ama her gün bir yeni yalan, doğrusu çıkınca susuyorlar. Her gün yeni bir iftira atıyorlar. Masum kadınları, evlatları ile tehdit ediyorlar. İş adamlarının şirketine çöküp, ‘Buraya bir imza at, şirketinin başına geç’ diyorlar. ‘Eğer bu imzayı atarsan evine gidersin, yoksa 20 yıl yersin’ diye insanları itirafçılık adı altında iftiraya zorluyorlar ama o günden bugüne ne bir kuruş yolsuzluk ne bir kuruş rüşvet ne de hesabını veremeyeceğimiz bir tane soru soramadılar.”
“Mahkemeyi TRT’den yayınlayın”
Özgür Özel, yağmur altında gerçekleştirilen mitingde sözlerini şöyle tamamladı:
“Buradan yiğit Bayburtluların gözlerinin içine baka baka söylüyorum. Sayın Erdoğan, bundan tam 3 ay önce demişti ki 87 gün önce, ‘Göreceksiniz 1 ay sonra birbirlerinin yüzüne, birbirlerinin gözüne, ailelerinin yüzüne bakamayacaklar.’ Ben, her siyasi görüşten Bayburtlunun olduğunu bildiğim bu meydanda, Bayburtluların gözünün içine baka baka söylüyorum ki söylenenlerin tamamı iftiradır. Anketlerde Tayyip Erdoğan’ın atadığı siyasi savcıya inananlar yüzde 25, geri kalan insanlar inanmıyor. Bayburt’ta AK Parti güçlü, MHP güçlü. Siz de şahitsiniz. Bayburt’ta bu iftiralara inananlar var mı? Namuslu, şerefli insanlara kara çalmak, aileleriyle uğraşmak, çocuklarıyla tehdit etmek, yıllarca emek emek biriktirilmiş olan mal varlıklarına çökmek, daha sonra da iftira at, ‘Al buradan çık’ demek hukuk değildir, yapılan iş siyaset de değildir. Bunun için buradan Sayın Erdoğan’a bir kez daha büyük bir öz güvenle sesleniyorum ki sen savcına mı güveniyorsun? Ben arkadaşlarıma güveniyorum. Hadi o zaman iddianameyi hazırlayın, kanıtları çıkarın, mahkemeyi TRT’den yayınlayın, hodri meydan.”