Dersim’in kadim coğrafyasında, çevresel ve kültürel etkileri tartışmalı olan 4. Grup maden ocağı projelerine karşı tepkiler büyüyor. Sekasur Doğa ve Çevre Platformu, Dersim ve Pertek Esnaf ve Sanatkârlar Odası Başkanlığı’na hitaben yaptığı yazılı açıklamada, projelerin “oldu bittiye getirildiğini”, ÇED (Çevresel Etki Değerlendirmesi) raporu dahi olmadan hayata geçirilmeye çalışıldığını vurguladı.
Platform, özellikle yerel esnaf odası başkanlarının projeye ilişkin bazı söylemlerine sert tepki gösterdi. Açıklamada, “Şirket sahipleriyle akrabayız”, “Yatırıma karşı değiliz”, “Esnafımızdır”, “Doğa ve çevreden çok esnafın sorunları bizi ilgilendirir” gibi ifadelere şaşkınlıkla tanık olunduğu belirtilerek, “Bu yaklaşım yalnızca bir duyarsızlık değil, bu topraklarda yaşayan yüzlerce köylünün iradesini yok saymaktır” denildi.
“Yatırıma değil, doğa ve insan haklarını yok sayan projelere karşıyız”
Sekasur Platformu, kendilerine yöneltilen “yatırıma karşı çıkıyorlar” suçlamalarına da yanıt verdi:
“İnsan, hayvan ve doğa haklarına saygılı her türlü yatırımı destekliyoruz. Ancak bu hakları yok sayan ve tüketen tüm projelerin karşısındayız.”
“Kutsal mekanlara ve toplumsal hafızaya saldırı”
Platform, maden ocağı projesinin yalnızca çevreyi değil, aynı zamanda inanç merkezleri, ziyaret yerleri, sit alanları ve 1938’de katledilen pirlerin ve anaların mezarlarını da tehdit ettiğine dikkat çekti. Açıklamada şu ifadeler yer aldı:
“Bu proje, toplumsal hafızamıza yönelik bir yok etme girişimidir. Endemik bitki çeşitliliğinin, mera alanlarının ve içme suyu kaynaklarının yok edilmesine yönelik bir saldırıdır.”
“Köylü yoksa, esnaf da nefes alamaz”
Sekasur Doğa ve Çevre Platformu, köylü ile esnaf arasındaki ilişkinin ekonomik ve toplumsal bir döngü olduğuna işaret ederek, esnaf odası yöneticilerinin tavırsız kalmasının esnafın geleceğini de tehlikeye attığını belirtti:
“Köylü üretir, esnaf satar. Köylü yoksa, esnaf da nefes alamaz. Bu nedenle sesimize kulak tıkayan, görmezden gelen ve tavır belirlemekten kaçınan her yaklaşım, kendi esnafının geleceğini de tehlikeye atmaktadır.”
“Köylünün rızası alınmadan hiçbir adım meşru değildir”
Sekasur Platformu açıklamasını şu sözlerle tamamladı:
“Biz bu toprakların sahibi değil, emanetçisiyiz. Doğamızı, inancımızı ve kültürümüzü korumak, gelecek kuşaklara karşı sorumluluğumuzdur. Köylünün rızası alınmadan atılan hiçbir adım meşru değildir. Köylünün sesine kulak ver! Köylü varsa, esnaf yaşar!”
Açıklama, Dersim’de çevre ve kültür değerlerine sahip çıkan kesimlerin maden projelerine karşı ortak bir tutum alma çağrısıyla da dikkat çekti.
