Dersim’de bir kadının (B.T.) fuhuş ağına zorlandığı iddiasıyla savcılığa başvurmasının ardından kamu görevlilerine, üniversite mensuplarına, KYK yurdu yetkililerine ve İŞKUR üzerinden yapılan yönlendirmelere dair çok yönlü iddialar gündeme geldi. Konu kamuoyunda geniş yankı uyandırırken, Dersim Milletvekili Ayten Kordu, iddiaların derinliği ve çok sayıda kurumu ilgilendirmesi nedeniyle dört ayrı bakanlığa soru önergesi sundu. Önergeler; Milli Eğitim Bakanlığı, Gençlik ve Spor Bakanlığı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile İçişleri Bakanlığı’na iletildi.
Milletvekili Kordu, iddiaların yalnızca bireysel bir suç vakası olmadığını, kamusal kurumlara yönelik güven zedelenmesini ve kadınların ekonomik-sosyal kırılganlığını derinleştiren yapısal sorunların ortaya çıktığını belirtti. Önergelerde; Munzur Üniversitesi, KYK yurtları, İŞKUR süreçleri ve yerel güvenlik-idari mekanizmaların denetimsizliği kapsamlı şekilde sorgulandı.
Milli Eğitim Bakanlığı’na: Munzur Üniversitesi ve KYK’daki usulsüzlük iddiaları incelensin
Kamuoyuna yansıyan bilgilerde üniversite mensupları ve bazı kamu görevlilerinin adlarının geçtiği hatırlatılan önerge, Munzur Üniversitesi’ndeki geçmiş taciz iddialarının gereğince soruşturulmadığını ve üniversite denetiminin zafiyet içerisinde olduğunu vurguladı. Ayrıca, öğrenci olmayan bir kişinin KYK kız yurdunda barındırıldığı iddiası “vahim” olarak nitelendirildi.
Kordu, Bakanlık’tan şu soruların yanıtlanmasını istedi:
-
KYK yurdunda öğrenci olmayan kişilerin barındırıldığı iddiaları doğru mudur?
-
Münferit uyarılara rağmen üniversitede neden işlem yapılmamıştır?
-
Son üç yılda üniversite ve KYK yurtlarında denetim yapılmış mıdır?
Gençlik ve Spor Bakanlığı’na: KYK Yurtlarında cezasızlık, usulsüz yerleştirme ve Gülistan Doku vurgusu
KYK kız yurduna öğrenci olmayan kişilerin yerleştirildiğine dair iddialar Gençlik ve Spor Bakanlığı’na yöneltilen önergede yeniden gündeme getirildi. Ayrıca, yaklaşık altı yıldır kayıp olan Gülistan Doku’nun da aynı yurtta kalmış olması, Dersim’de KYK yurtlarına ilişkin toplumsal güvensizliğin altı çizilerek hatırlatıldı.
-
KYK yurtlarına öğrenci olmayan kişiler nasıl yerleştirildi?
-
Son üç yılda usulsüz yerleştirmelere ilişkin denetim var mı?
-
Bakanlığa iddia edilen çeteleşme veya fuhuş ağına dair ihbar ulaştı mı?
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na: İŞKUR yönlendirmeleri ve kadınların ekonomik kırılganlığı
Çalışma hayatındaki güvencesizliğin kadınları istismar ağlarına açık hale getirdiği belirtilen önergede, özellikle İŞKUR üzerinden şahsi yönlendirme yapıldığı iddiasının kritik olduğu ifade edildi. Dersim’de işsizlik, güvencesizlik ve liyakatsiz istihdam uygulamalarının kadınları doğrudan risk altında bıraktığı vurgulandı.
-
İddialarda adı geçen kamu görevlileri hakkında işlem başlatıldı mı?
-
Son beş yılda İŞKUR’un yerleştirme süreçleri denetlendi mi?
-
Kadınların iş hayatında maruz kaldığı mobbing ve istismar üzerine bir izleme çalışması yapıldı mı?
İçişleri Bakanlığı’na: Fuhuş ağının yapısal boyutu, denetim eksikliği ve güvenlik zafiyeti
İçişleri Bakanlığı’na sunulan önerge, iddiaların “tekil bir olay” değil, kadınların ekonomik-sosyal baskılanmışlığı üzerinden örgütlenen sistematik istismar ağlarına işaret ettiğini vurguladı. Kentte uyuşturucu, bireysel silahlanma, denetlenmeyen apartlar ve çeteleşme iddialarıyla birlikte kamu kurumlarının “göz yumduğu” yönündeki toplumsal kaygılara dikkat çekildi.
Önergede şu başlıklar öne çıktı:
-
İddialarda adı geçen kamu görevlileri hakkında idari/adli süreç başlatıldı mı?
-
KYK yurtlarına öğrenci olmayan kişilerin yerleştirilmesi hangi yetkiyle yapıldı?
-
Denetim boşluklarının tespiti için iç denetim mekanizması çalıştırıldı mı?
-
İŞKUR ve KYK bağlantılı yönlendirmeler İçişleri denetimine tabi tutuldu mu?
“Şeffaf, hızlı ve hesap verebilir bir inceleme zorunludur”
Milletvekili Ayten Kordu, dört ayrı soru önergesinin ortak noktasının “kurumsal denetim zafiyeti” olduğunu belirterek, devlet kurumlarının kadınların güvenliğini ve kamusal alanı koruma yükümlülüğünü hatırlattı. Kordu, Dersim’de gündeme gelen iddiaların yapısal bir kriz olarak ele alınması gerektiğini, tüm sürecin şeffaf ve hesap verebilir bir şekilde yürütülmesinin toplumsal barış açısından zorunlu olduğunu vurguladı.
Dersim’deki fuhuş ağı iddialarına ilişkin soru önergelerinin, dört bakanlık tarafından nasıl yanıtlanacağı merakla bekleniyor.
