ABD’li Kayıt şirketi Columbia Records’ın arşivinden 101 yıl öncesine ait iki Kürtçe müzik kaydı çıktı. Kayıtlarda Dersim’den de parçalar var…
Ermeni ve Suryani sanatçılarca seslendirilen iki eser, şimdilik en eski Kürtçe müzik kaydı olarak biliniyor. ABD’li Columbia Records şirketi, Mezopotamya’ya ait ilk ticari ses kayıtlarının bulunduğu koleksiyonun ikinci parçasını da yayınladı.
Kayıt şirketinin yayınladığı bu yıl yayımladığı 1916 yılına ait kayıtların bulunduğu kolleksiyonun ikinci bölümünde Kürdçe, Ermenice, Suryanice, Türkçe şarkılar bulunuyor. Columbia Records, ilk olarak 1912 yılına ait ses kayıtlarını 2015’te yayınmıştı.
Bir göçün izinden…
Söz konusu müzik kayıtları, tarihçi Mehmet Şimşek’in 1900’lerin başında Diyarbakır’dan Musul’a göç eden Xusro Melûl (Kosrof Malool) üzerinde araştırma yapması sürecinde ortaya çıktı. Onun aynı zamanda ses sanatçısı olduğunu öğrenen Şimşek, Zeynep Yaş ile Malool’un ABD’de ses kayıtları olduğunu bilgisini paylaşıyor.
Kürt folklörü ve müziği üzerine uzun yıllardır araştırmalar yapan ve bu alanda birçok esere imza atan araştırmacı Zeynep Yaş, bunun üzerine sanatçı Xusro Melûl ve Amed’den ABD’ye ulaşabilen ilk Ermeni ve Süryanilerle ile ilgili araştırmalarını derinleştiriyor; bunun sonucunda hem Melûl’un başka kayıtlarına, hem de farklı sanatçılar tarafından 1909-1929 yılları arasında yapılmış Kürtçe, Türkçe, Ermenice, Asurice, Arapça eserlerin olduğu farklı ses kayıtlarına ulaşıyor.
Bir çok kayıt söz konusu
Yaş’ın araştırmasına göre, 1900’lü yıllarda bölgede birçok araştırmacı köyleri gezip ses ve şarkıları kayıt altına almış. Sovyet Rusya’sının da, Kürdlerle birlikte, Mezopotamya ve Orta Asya’da birçok topluma ait sesleri kayıt altına alıp arşivlediği biliniyor. Fakat bugün bu arşivle ilgili ele avuca sığar bilgiye sahip değiliz.
Columbia Records’un paylaştığı ses kayıtları, ABD’de yapılan ve bölgedeki seslere ait en eski kayıtların bir koleksiyonu olma özelliğini taşıyor. Columbia Records’un paylaştığı 100 yıl öncesine ait bu kayıtların tamamı mekanik yöntemlerle sesler kayda geçirilmiş. Şirket, sese sadece hafif bir restorasyon yapıldığını ve performansları kayıt altına alındığı kaliteyle muhafaza ettiğini açıklıyor.
(Columbia Records’un 2015 yılında yayınladığı ve 1912 yılına ait kayıtların yer aldığı albüm kapağı.)
Keman, kanun, piyano…
BBC’ye konuşan Yaş’ın açıklamasına göre, Kürdçe, Türkçe, Ermenice, Arapça, Rumca eserler çoğunlukla keman, kanun, piyano ve darbuka gibi enstrümanlar eşliğinde kaydedilmiş. Kayıtlarda, 1881 yılında Diyarbakır’da doğan ve 1900’lü yılların başında Musul’a giden Xusro Melûl’e ait ve Diyarbakır’da söylenen eserler kaydedilmiş.
Süryani bir manav olan ve evde çocukları ile Süryanice konuşan Melûl’un Türkçe ve Kürdçe seslendirdiği şarkılar bulunuyor. Melûl’un ana diliyle söylediği şarkılara ait kayıtlar henüz bulunmuyor. BBC muhabiri Hatice Kamer’e konuşan Araştırmacı Zeynep Yaş’a göre, Melûl’un kayıtları 1881 yılında Amed’de doğan ve 1900’lü yılların başında Musul’a giden Xusra Melûl, “Diyarbekir Küçeleri, Çemê Sînanîkê, Şivanê Kurd ve Yar Felekê gibi eserleri kaydetmiş. Süryani bir manav olan ve evde çocukları ile Süryanice konuşan Melûl’un Türkçe ve Kürtçe eser kayıtlarının yanında kendi anadili yok. Yaş’a göre başka kayıtlarda olabilir.
Dersim’den de kayıt var
Araştırmacı yazar Zeynep Yaş, daha sonra Ermeni sanatçılardan M.G Parsekisyan’ın 1916 yılında “M.G. PARSEKIAN” adıyla bir plak şirketi kurduğunu, burada daha yoğun bir şekilde müziklerin kayıt altına alınmaya başlandığını belirtiyor. Yaş, şunları ifade ediyor: “Naim Karekin, Karekin Parodian, Udi Faraji gibi sanatçılarla bir orkestra kurup birçok ünlü ses sanatçısıyla Türkçe, Ermenice, Kürtçenin Kurmanci lehçesinden eserleri kaydetmiş. Bunların dışında Kürtçenin Zazaki lehçesinin makam müziğinin ilk melodi kaydı da yine bu grup tarafından yapılmış. Zazaki eser Dersim yöresine ait bir ezgi ama onun dışındakilerin çoğu sözlü, besteli müzikler.”