Kürt kentlerinin pek çok bölgesinde yaşam alanı bulan dağ keçileri (pezkovî), günümüzde avcıların tehdidi altında.
Dağ keçilerinin yoğunlukla yaşadığı yerlerin başında Dersim geliyor. Dersim’de dağ keçilerinin varlıklarını sürdürebilmelerinin en önemli nedenlerinden biri ise, Alevi inancında onlara atfedilen kutsiyet.
Dağ keçileri “Hızır’ın keçileri” olarak kabul ediliyor ve bu nedenle zarar verilmemesi gerektiğine inanılıyor.
Ziyaretçilerin ve halkın bu canlılara zarar vermemesi, onların insanlara alışmasına ve avcılara karşı savunmasız hale gelmesine neden oluyor.
Mezopotamya Ajansı’nda yer alan habere göre, özellikle kent dışından gelen kaçak avcılar, her yıl onlarca dağ keçisini katlediyor.
Ekolojik tahribatla daralan yaşam alanları
Dağ keçilerinin yoğun olarak görüldüğü Dündül Tepesi’ndeki evinde 40 yılı aşkın süredir yaşayan Hatice Özden, durumu şöyle anlattı:
“Eskiden bizden kaçarlardı, şimdi ise korkmuyorlar. Bahçelerimize kadar geliyorlar. İnsanlara alıştılar; ama avcılar acımasız. Onları hep, ‘Onlar Hızır’ın keçisi, dokunmayın’ diye uyarıyoruz.”
Dağ keçileri yalnızca yasal ya da kaçak avcılık tehdidi altında değil; aynı zamanda Dersim’de süregelen doğa tahribatından da ciddi biçimde etkileniyor.
Madencilik faaliyetleri, yaklaşık 40 yıldır süren çatışmalar sırasında dağların bombalanması, yerleşim alanlarının inşası ve baraj projeleri, dağ keçilerinin yaşam alanlarını daraltıyor.
Zaman zaman av izni verilen ya da kaçak yollarla avlananlarla karşı karşıya gelen halk, dağ keçilerini korumak için mücadelelerin, sürdürüyor.