1. Haberler
  2. Güncel
  3. İdare Mahkemesi Esenyurt Belediye Başkanı Özer’in yerine kayyım atanmasına karşı AYM’ye başvurdu

İdare Mahkemesi Esenyurt Belediye Başkanı Özer’in yerine kayyım atanmasına karşı AYM’ye başvurdu

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

İstanbul 9. İdare Mahkemesi, “terör örgütü üyeliği” suçlamasıyla tutuklanarak görevinden uzaklaştırılan ve yerine kayyım atanan Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer’in avukatlarının uygulanan uzaklaştırma ve kayyım atama işlemlerinin iptali talebi üzerine aldığı kararı açıkladı.

Mahkeme, OHAL döneminde Belediye Kanunu’na eklenen ve terör suçlarından hakkında soruşturma açılan belediye başkanlarının yerine kayyım atanmasına olanak sağlayan düzenlemenin Anayasaya aykırı olduğu gerekçesiyle, iptali istemiyle Anayasa Mahkemesine başvurdu.

Ahmet Özer’in avukatı ve kızı Seraf Özer,14 Mayıs’ta Özer’in 9. İdare Mahkemesindeki savunması sonrasında bianet’ten Evrim Kepenek’e verdiği söyleşide bu gelişmenin gerçekleşmesi olasılığını öngörmüş ve şunları söylemişti:

Seraf Özer: İdare Mahkemesinin kararı kayyım rejiminin sürüp sürmeyeceğini belirleyecek

14 Mayıs 2025 tarihinde İstanbul 9. İdare Mahkemesinde görülen dava Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer’in görevden uzaklaştırılması ve yerine kayyum atanmasına ilişkin işlemlerin iptaline ilişkindi. Duruşmaya asil olarak Esenyurt Belediye Başkanımız kıymetli babam da katılarak çok etkileyici bir savunma yaptı.

İdare Mahkemelerindeki usul ceza mahkemelerinden farklı, duruşmada karar açıklanmaz. Bu davada Mahkemenin kararını 15 gün içerisinde öğreneceğiz ancak uygulamada bu süre uzayabiliyor.

Burada verilecek bir karar, mevcut tüm kayyumlar açısından bir emsal teşkil edecek ve karar yalnızca Esenyurt halkının iradesi ve Ahmet Özer’in seçilme hakkı kapsamında değil, Türkiye’deki kayyum rejiminin sürüp sürmeyeceği açısından da elzem bir temsil niteliğinde olacak.

Seçim, yalnızca bir prosedür değil; halkın egemenliğini devreye soktuğu kutsal bir irade beyanıyken bugün halk sandığa güvenini kaybetmiş durumda. Dolayısıyla vatandaşın sandığa olan güvenini yeniden tesis edebilmek adına da oldukça önemli ve belirleyici bir karar olacak. Bu davanın halkın iradesinin yönetime yansıyıp yansımadığına, demokratik hukuk devletinin hâlâ geçerli olup olmadığına dair bir sınav olduğunu düşünüyorum. Bu dava, bir şahsın değil, demokrasinin geleceğini belirleyen davalardan biri olduğu için demokrasinin yalnızca bir laf değil, bir yaşam biçimi olduğunun kayda geçirilmesini sağlamak adına da elzemdir.

Mahkeme, Avukat Seraf Özer’in öngördüğü şekilde, 2016’da OHAL Kararnamesiyle Belediye Kanunu’na içerilen ve sonradan yasalaştırılan Belediye Kanunu’nun 45. Maddesi’nin ikinci fıkrasının anayasaya aykırı olduğu görüşüne vardı ve Anayasa Mahkemesine iptal başvurusu yapmaya karar verdi. 

İptali istenen fıkra metni şöyle:

“[…] Ancak, belediye başkanı veya başkan vekili ya da meclis üyesinin terör veya terör örgütlerine yardım ve yataklık suçları sebebiyle görevden uzaklaştırılması veya tutuklanması ya da kamu hizmetinden yasaklanması veya başkanlık sıfatı veya meclis üyeliğinin sona ermesi hallerinde 46 ncı maddedeki makamlarca belediye başkanı veya başkan vekili ya da meclis üyesi görevlendirilir. Görevlendirilecek kişinin seçilme yeterliğine sahip olması şarttır.”

Mahkeme Özer’in avukatlarının açtığı davanın Anayasa Mahkemesinin başvuruyla ilgili kararını vermesine kadar bekletilmesine de hükmetti. AYM beş ay içinde bir karara varmadığı takdirde dava varolan kanun hükümleri çerçevesinde sonuçlandırılacak.

AYM düzenlemeyi iptal ederse…

AYM’nin OHAL kararnamesiyle Belediye Kanunu’na eklenen fıkrayı iptali halinde yeni bir düzenleme yapılmazsa “terör suçundan soruşturma geçiren ya da hüküm giyen” belediye başkanlarının yerine kayyım atanması uygulaması son bulabilecek.

deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler 2025 casino siteleri/div>