1. Haberler
  2. Güncel
  3. Mersin’de kreşte çocuklara şiddet kamerada: Dava yıllar sonra açıldı

Mersin’de kreşte çocuklara şiddet kamerada: Dava yıllar sonra açıldı

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Mersin’in Yenişehir ilçesindeki Evrem Deha Gündüz Bakımevi’nde 2019 yılında çocuklara şiddet uygulandığı ortaya çıktı. 2 yaşındaki kızının agresif hareketlerinden şüphelenen Şerife Düzün, çocuğunun oyuncağına ses kayıt cihazı yerleştirdi. Çocuğunun kreşte geçirdiği bir gününün ses kaydını dinleyen anne Düzün, çocuklara hakaretler edildiğini ve şiddet uygulandığını tespit etti.

Diğer velilerle de görüşen Düzün, kurumdan kamera kayıtlarını istedi. Kurumun kamera kayıtlarının bulunmadığını söylemesi üzerine ise veliler suç duyurusunda bulundu.

Çocuklara yönelik işkence bilirkişi raporunda

Kurum hakkında açılan soruşturma 5 yıl sonra tamamlandı. Mersin Cumhuriyet Başsavcılığı’nın talebi doğrultusunda incelenen 9 saat 45 dakikalık ses kayıtlarında çocuklara adeta işkence yapıldığı ortaya çıktı. Olayın detaylarına yer verilen bilirkişi raporunda çocuklara küfür edildiği ve tartaklama sesi geldiği belirtildi. Ayrıca raporda çocukların sürekli ağladığına da dikkat çekildi.

İşkence kamera kayıtlarında

Kamera kayıtlarına ilişkin hazırlanan bilirkişi raporunda ise şüpheli E.A.’nın, uyumayan çocuğun üstünü tamamen örttüğü, yatakta oturan çocuğun alnından tutarak geriye doğru çekerek yatağa yatırdığı, çocukların sırtından tutarak çektiği ve ittiği tespit edildi.

M.K.’nin ise uyutmaya çalıştığı çocuklara vurduğu, ayaklarından tutarak çektiği, havaya kaldırarak sert bir biçimde yatağa attığı ve çocuğun üzerini tamamen örterek iki eli ile kafasına yorganla baskı yaptığı belirtildi. Yine raporda kimliği tespit edilemeyen bir öğretmenin çocuğa tokat attığı da ifade edilirken, H. K’nin ise çocuğu tersten tutup yürüterek dışarı çıkarttığı kaydedildi.

İddianame hazırlandı, sorumlulara ceza istemi

Olayla ilgili iddianame düzenleyen Mersin Cumhuriyet Başsavcılığı, şüpheliler E.A., M.K., N.A., R.H.K., S.K.’nin “Çocuğa Karşı Eziyet” suçundan cezalandırılmalarını istedi.

İddianamede, “Başsavcılığımızca kreşten kamera görüntüleri temin edildiği, kamera görüntüleri üzerinde yapılan bilirkişi incelemesinde; kreş çalışanlarının mağdur olan çocukları tartakladıkları, bağırdıkları, sarsıp ittiklerinin net bir şekilde tespit edildiği, bilgi sahiplerinin müşteki iddialarını doğruladığı, şüphelilerin suçtan kurtulmaya yönelik beyanlarına başsavcılığımızca itibar edilmediği….şüphelilerin fikir ve eylem birliği içerisinde defaten sistematik bir şekilde mağdur olan çocukların eziyet çekmesine yol açacak davranışlarda bulunarak üzerlerine atılı çocuğa karşı eziyet suçunu işlediklerinin sabit olduğu” denildi.

“Uzun soruşturma süreci adalete olan inancı zedeledi”

Avukat Gamze Aslan, uzun soruşturma sürecinin mağdur çocukların anne ve babalarında bir yılgınlık ve umutsuzluk hissine yol açtığını dile getirdi. Her ne kadar çocukların üstün yararı ilkesini merkeze alınarak delillerin eksiksiz toplanması hedeflense de süreçte yaşanan gecikmelerin, ailelerin adalete olan inançlarını zaman zaman zedelediğini belirten Aslan, “Ancak şunu özellikle vurgulamak isterim: Bu dava yalnızca bireysel bir yargılama değil, aynı zamanda çocuk haklarına dair sistemsel bir sınavdır. Umudumuzu kaybetmeden, hukukun tüm gücüyle ve kamuoyu desteğiyle çocuklarımız için adaletin gerçekleşmesi adına mücadeleye devam edeceğiz” dedi.

“Görüntüler vicdanlara sığmaz halde’”

“Soruşturma dosyasında yer alan kamera görüntüleri ve ses kayıtları, çocukların gerek fiziksel gerek psikolojik şiddete maruz kaldığını açıkça ortaya koydu” diyen Aslan, delillere ilişkin şunları söyledi;

“Görüntülerde bazı çocuklara itilip kakıldığı, ağladıkları halde sakinleştirilmedikleri, tersine susturuldukları görülüyor. Ses kayıtlarında ise, çocukların korkuyla ağladığı ve çaresizce öğretmenlerine seslendiği anlar yer almakta. Özellikle serviste tek başına özel bir çocuğun bırakılması ve bununla birlikte ağlıyor diye küfür edilip dövülmesi vicdanlara sığmaz haldedir. Tanık beyanları da bu verileri destekler nitelikte. Tüm bu deliller, yalnızca bireysel sorumlulukları değil, kurumsal ihmal ve denetim eksikliklerini de gözler önüne seriyor. Bu nedenle, bu dosya yalnızca ceza yargılamasının konusu değil, aynı zamanda çocuk koruma politikalarının yeniden değerlendirilmesi açısından da son derece önemlidir”

“Kamuoyunu sessiz kalmamaya davet ediyorum”

İlk duruşmada yaşanan bazı durumların ise kamu vicdanını bir kez daha yaraladığını vurgulayan Aslan, “Sanıkların tutumları oldukça pervasızdı; herhangi bir pişmanlık ya da empati ifadesinden uzak, savunmalarını adeta rutin bir işlem gibi sundular” dedi. Mağdur çocukların davası için kamuoyuna çağrıda bulunan Aslan, şu ifadeleri kullandı;

“Bu dava sadece adliye koridorlarında yürüyen bir süreç değil. Bu, toplum olarak çocuklara ne kadar sahip çıktığımızın, şiddet karşısında ne kadar ses çıkarabildiğimizin sınandığı bir süreçtir. Bu nedenle kamuoyunu, bu ve benzeri davalarda sessiz kalmamaya, çocukların yanında olmaya davet ediyorum. Ailelerin yalnız bırakılması, yalnızca onların değil, çocukların da yeniden travmatize olmasına neden olur. Her birimizin, eğitim kurumlarında çocuklara yönelik şiddetin son bulması için sesimizi yükseltmesi, denetim mekanizmalarının güçlendirilmesi için baskı oluşturması gerekir. Unutulmamalıdır ki bir çocuğun suskunluğu, toplumun vicdanında derin bir çığlıktır”

deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler 2025 casino siteleri/div>