CHP Tunceli Milletvekili Polat Şaroğlu, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Sayın Fuat Oktay’a ilettiği yazılı soru önergesinde Dersim’in afet bölgesine alınmasını talep etti.
Önergede Kahramanmaraş merkezli 7.7 ve 7.6 büyüklüğünde meydana gelen depremler, ülkemizin bir deprem bölgesi olduğunu en acı ve yıkıcı gerçekliğiyle bir kez daha gündeme geldiğini hatırlatan Şaroğlu: “Bilim insanlarının, bu depremin kaçınılmaz olduğuna dair yakın geçmişte yaptığı uyarılarda olduğu gibi önümüzdeki sürece dair bilimsel öngörüleri de dikkat çekmektedir. Bu konuda Jeolog ve Bilim Akademisi Üyesi Prof. Dr. Naci Görür, “7.6’lık depremden sonra Malatya fayı, Ovacık fayı ve Nazımiye fayına stres transferi olmuş olabilir, dikkatli olun” şeklinde uyarılarda bulunmuştur” dedi.
Dersim’in aktif fay hattı üzerinde bulunan ve deprem riski altındaki illerden birisi olduğunu, bilhassa Pülümür başta olmak üzere birçok kez deprem gerçeği ile karşı karşıya kalındığına da dikkat çeken Polat Şaroğlu olası bir depremde, vatandaşların can ve mal güvenliği büyük tehlike altında olacağını vurgulayarak aşağıdaki soruları sordu:
- Jeolog ve Bilim Akademisi Üyesi Prof. Dr. Naci Görür tarafından, “7.6’lık depremden sonra Malatya fayı, Ovacık fayı ve Nazımiye fayına stres transferi olmuş olabilir, dikkatli olun” şeklindeki uyarıları dikkate alınmakta mıdır ve buna dönük etkin çalışmalar yapılmakta mıdır?
- Bilim insanlarının uyarıları doğrultusunda, gerekli iyileştirme çalışmalarının yapılması adına deprem riski altındaki illerden birisi olan Tunceli de mutlaka afet bölgesi kapsamına alınmalıdır. Tunceli’yi afet bölgesi olarak ilan edecek misiniz?
- Tunceli genelinde bulunan kerpiç evler ile riskli binaların tespit edilmesine ve onarılmasına dönük çalışmalar, ilgili kurumlarca yapılmakta mıdır?
- Tunceli ve çevre illerin, deprem potansiyeli olduğu bütün uzmanlar tarafından yapılan bilimsel çalışmalar neticesinde ortaya konmakta ve özellikle de ülkemizin aktif fay hatlarından biri olan Malatya-Ovacık fay hattındaki tehlikeye dikkat çekilmektedir. Bu konuda uzmanların görüşü alınmakta mıdır ve eşgüdümlü bir çalışma yürütülmekte midir?