Kültür Sanat

Ferhat Tunç’tan Zamanın Belleğini Tazeleyen Albüm

​İnsanın yeryüzü rüyasını incittiği bir çağın, eşit, özgür ve insanca bir yaşamı savunan devrimcilerin ölüme fikir değiştirdiği yıllarında, dağlar ülkesinden büyülü ahengiyle bir ses yükselir. Irmaklar coşkusu bir sesin ezgileri ile yankılanmaya başlar çiğdemler yurdu. Rüzgârı ve toprağı baştan çıkaran bu ses, henüz gençliğin ilk yıllarında sarp kayalarla çevrili ırmakları ve ovaları aşıp mazlum halklara ulaşacağının ışıltısını gösteren sanatçı Ferhat Tunç’a aittir.

​Sesinin tınısı doğduğu kenttir, tepeden tırnağa Dersim’dir. Çocuk yaşlardan itibaren ağıtlarla, türkülerle, marşlarla bütünleşmiş kalbi, on beş yaşlarında Dersim’deki devrimci gecelerde sahne almasıyla devrimci sanat pratiğine evirilen bir yolun heyecanıyla atmaya başlar. Sosyalizmi kavramış bir bilinçle şekillenmiş gençlik yılları, dilinde düşüncenin ve kolektif yaşam mücadelesinin bin bir haliyle şekillenmiş türküler ve şarkılardan beslenerek, şematik tanımlamaları reddeden gözü pek bir sanatçıyı kazandıracaktır yaşadığı topraklara.

İleriki yıllarda sesinin ve sanatının yankısı ülke dışına taşacak olan Ferhat Tunç, on iki eylül faşizm dönemine denk düşen gençlik yıllarının ilk döneminde, doğup büyüdüğü Dersim’den ayrılıp ailesinin yanına Almanya’ya yerleşmek zorunda kaldığı süreçte de durmaz. Yurdundan uzakta sürgün iklimlerdeki günlerinde, vazgeçilmez tutkusu olan müzik ve Dersim sevgisiyle atan yüreği heyecan içinde üretmeye devam eder. Dünyanın farklı ülke halklarından devrimci müzisyenlerle birlikte yeni melodilere ve müzikal serüvenlere yol alır. “Marşlar ve Ağıtlar” adlı bu albüm sanatçının, böylesi heyecan ve kararlılık barındıran gençlik yıllarının farklı dönemlerindeki devrimci etkinliklerde zamanın imkanlarıyla kayıt altına alınmış ağıtlardan ve marşlardan oluşmaktadır. 1978-1985 yılları arasında farklı zamanlarda kayıt edilmiş bu ezgiler arasında, sanatçının on dört-on beş yaşında Dersim’de, yirmi yaşında Yunanistan’da yer aldığı etkinliklerde yorumladığı ezgiler de bulunmaktadır.

Ülke olarak barışın, sevginin ve insanca yaşamanın vazgeçilemez bir toplum gerçeği olduğunun öneminin gözle görülür şekilde hissedildiği bir dönemden geçtiğimiz bu günlerde, kırk yıllık sanat yaşamı boyunca mücadeleci duruşuyla toplumların yaşama, umudun ve direncin ışığıyla tutunması gerektiğini örnekleyen sanatçı Ferhat Tunç, sürgünde yayınladığı “Marşlar ve Ağıtlar” adlı 25. albümüyle bir kez daha umudun gök mavisinde olduğunu kitlelere hatırlatıyor.

Hıdır Işık

Hıdır Işık

Recent Posts

Numan Kurtulmuş: Bir tek Alevi yurttaşımız dahi incindiyse üzgünüm

Gelecek Partili Doğan Demir’in, Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş’un Gabar’daki konuşmasında Alevileri rencide eden ifadeler kullandığını…

17 dakika ago

"Barış Akademisyeni" Cenk Yiğiter’e evinin önünde silahlı saldırı

Barış Akademisyeni, hukukçu Cenk Yiğiter, evinin önünde gündüz vakti silahlı saldırıya uğradı. Yiğiter'e Çankaya'da oturduğu…

24 dakika ago

Limon kabuğunu sakın atmayın

  1. Doğal Temizlik Maddesi Olarak Kullanın Limon kabuğu, içerdiği doğal asitler sayesinde mikrop kırıcı…

3 saat ago

DEM Parti ile görüşen Özgür Özel: Komisyon fikrinin sahibiyiz

Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) ziyaretinin ardından CHP Genel Başkanı Özgür Özel, gazetecilerin…

3 saat ago

AYM: Cezaevinde görüş ve yazışma gözetimi hak ihlali

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), hükümlü ve tutukluların mektuplarının Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi (UYAP)…

3 saat ago

Sağlıklı kalmak için hareket edin

Modern hayat tarzının bireyleri daha az hareket eder hale getirdiğini vurgulayan Prof. Dr. Aksoy, "Uzun…

3 saat ago