DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, Kürt sorununun çözümü ve Abdullah Öcalan’ın çağrısı çerçevesinde, Türkiye’nin kalıcı bir barış ve demokrasi için yeni bir yola girmesi gerektiğini söyledi. Bakırhan, TBMM’nin bu süreçte “Güven ve Demokrasi Paketi” ile sorumluluk üstlenebileceğini belirtti.
DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, Yeni Yaşam Gazetesi‘nde yayımlanan yazısında Kürt sorunu, barış süreci ve terör örgütü PKK lideri Abdullah Öcalan’ın çağrısı üzerinden değerlendirmelerde bulundu. Türkiye’nin kritik bir kavşakta bulunduğunu söyleyen Bakırhan, kalıcı çözüm için güçlü bir siyasi irade ve toplumsal destek gerektiğini vurguladı.
“Barış ve demokratikleşme için güçlü bir toplumsal irade açığa çıktı. Şimdi buna denk bir siyasi iradenin ortaya çıkma zamanıdır” diyen Bakırhan, demokrasinin ve barışın inşasının eşzamanlı ilerlemeyi esas alarak yürütülmesi gerektiğini ifade etti.
Bakırhan, TBMM’nin bu süreçte aktif rol oynamasını önererek, “Bu kapsamda TBMM sürecin asli rollerinden birini oynayarak ‘Güven ve Demokrasi Paketi’yle nisan ayına girebilir” dedi.
Yerel yönetimlere yönelik müdahaleleri ve demokratik gerilemeyi eleştiren Bakırhan, “Bir yandan yerel yönetimlere müdahale ederek demokratik gerilemeye ivme kazandırmak, diğer yandan barış dileğinde bulunmak uzlaşmaz bir ikilem oluşturmaktadır” ifadelerini kullandı.
Barış sürecinin seçim hesaplarına kurban edilmemesi gerektiğini belirten Bakırhan, “Diyalog süreci etrafında dolanmak, kısa vadeli siyasi manevralar vermek barışa en büyük zararı verir” uyarısında bulundu.
“Biz barışa hazırız” diyerek barış ve demokratik dönüşüm çağrısını yineleyen Bakırhan, Demokratik Türkiye Cumhuriyeti vizyonunun, farklılıkları zenginlik olarak kabul eden, eşit yurttaşlık temelinde bir birlik anlayışına dayandığını vurguladı. “Kimse demokrasiden, eşitlikten ve özgürlükten korkmamalıdır” dedi.
