Dersim Belediyesi Yerel Yönetimlerde Sürdürülebilir Kalkınma Amaçlarını Ana Akımlaştırma Projesi kapsamında “Dersim’in Biyoçeşitliliğinin Korunması” ve “Toplumsal Cinsiyet” Atölyeleri gerçekleştirdi.
Dersim Belediyesi, Hollanda Kraliyeti ve Innovation for Development (I4D) iş birliğiyle “Yerel Yönetimlerde Sürdürülebilir Kalkınma Amaçlarını Ana Akımlaştırma” projesi kapsamında önemli atölyeler düzenledi. “Dersim’in Biyoçeşitliliğinin Korunması” ve “Toplumsal Cinsiyet” başlıkları altında gerçekleştirilen atölyelerde, birçok konu ele alındı ve önemli bilgiler paylaşıldı.
Dersim’in Biyoçeşitliliğinin Korunması
“Dersim’in Biyoçeşitliliğinin Korunması” atölyelerinde, biyoçeşitlilik konusunda uzman isimler bilgi ve deneyimlerini aktardı. Ahmet Doğan, bitkilerin geleneksel kullanımının biyoçeşitlilik üzerindeki etkilerini anlattı.
Deniz Yusuf İçgil, Dersim’in asırlık ceviz ağaçlarının önemine vurgu yaparak koruma çalışmaları hakkında bilgilendirdi.
Metin Armağan, bölgedeki nadir ve endemik bitki türlerine odaklandı.
Avukat Barış Yıldırım ise Munzur Vadisi Milli Parkı’nın dünya kültürel miras listesine giriş sürecini anlattı.
Ayrıca, Rezzan Gümgüm, “Dağdaki Keçi Gökteki Ay Sudaki Balık” projesinin yürütücüsü olarak Dersim’in biyoçeşitliliğini sanat yoluyla anlatma konusunda önemli bir sunum gerçekleştirdi.
Dersim’de hayvan ve bitki türlerinin korunması konusunda sanatçılar, aktivistler ve üreticilerin katılımıyla birlikte atölye çalışmaları gerçekleştirilirken Ovacık Doğal Kooperatifi temsilcileri, üreticiler ve birçok kişi, “Tarımda havza kullanımı, onarıcı tarım ve biyoçeşitliliğin korunması” temalı atölyede bir araya geldi.
Ayrıca, Dersim’deki turizm sektörünün biyoçeşitlilik ve kirlilik üzerindeki etkisi ile maden endüstrisinin su, toprak ve biyoçeşitlilik üzerindeki etkileri atölye çalışmalarında değerlendirildi. Bu çalışmaların sonucunda, “Dersim’in Biyoçeşitliliğinin Korunması” atölyesi başarıyla tamamlandı.
Toplumsal Cinsiyet Atölyesi
“Toplumsal Cinsiyet” atölyelerinde ise birçok konu tartışıldı ve bilgi paylaşımı yapıldı.
Menekşe Kızıldere, toplumsal cinsiyet ve çevre tarihi üzerine bilgilendirici sunumlar gerçekleştirdi.
Tuğçe Canbolat, afet ve kriz dönemlerinde kadın emeğinin önemine dikkat çekti.
Aslı Alpar ve Kızılca Yürür ise ekolojik direnişler ve dayanışma konularında katılımcılara önemli aktarımlarda bulundu.
Atölyelerde kadın aktivistler, hukukçular, üreticiler ve birçok kişi bir araya gelerek ekoloji hareketinin cinsiyeti ve toplumsal cinsiyet eşitliği konularında önemli tartışmalar yaptı.
Aynı zamanda dayanışma ekonomileri ve ekofeminist bir ekonomik yaklaşım, doğal afetlerde toplumsal cinsiyete dayalı mücadele yöntemleri ve yerel yönetimlerde toplumsal cinsiyete duyarlı bütçeleme gibi temel konular ele alındı.