Riha’da süren Göbeklitepe kazılarında, bir oda duvarına yatay biçimde yerleştirilmiş gerçek boyutlu insan heykeli bulundu. Bulunan heykel, Neolitik dönemin ritüel pratiklerine dair önemli ipuçları veriyor
Riha’daki (Urfa) Neolitik dönem yerleşimi Girê Miraza’da (Göbeklitepe) devam eden arkeolojik kazılarda, bir oda duvarına yatay konumda sabitlenmiş bir insan heykeli ortaya çıkarıldı. Adak amacıyla monte edildiği düşünülen bu buluntu, anıtsal T-biçimli dikilitaşlarıyla bilinen yerleşimin inanç dünyasına dair yeni veriler sunuyor.
Heykel, Göbeklitepe’nin B ve D yapıları arasındaki mekânda bulundu. Daha önce benzer uygulamalara Karahantepe’de de rastlansa da, Göbeklitepe’deki bu örnek, bölgenin ritüel düzenini daha kapsamlı biçimde anlamaya katkı sunacak nitelikte.
Duvar içine yerleştirilmiş insan heykeli, yapı içi adak pratiğine işaret eden nadir örneklerden biri olarak değerlendiriliyor. Karahantepe’deki paralellerle birlikte düşünüldüğünde, bu keşif, yapıların sadece mimari değil aynı zamanda ritüel odaklı inşa edildiğini gösteriyor.
Yeni bulunan heykel, duvarın inşasında kullanıldığı için yerinden çıkarılmadı. Ancak görülebilen kısımları, heykelin oldukça stilize bir üslupla işlendiğini ortaya koyuyor.
Göbeklitepe
Göbeklitepe, Riha yakınlarında bulunan ve yaklaşık 12 bin yıl öncesine, yani Neolitik Çağ’ın başlarına tarihlenen, dünyanın en eski tapınak ve kült merkezi olarak kabul edilen bir arkeolojik sit alanıdır. Henüz yerleşik hayata geçilmemiş bir dönemde, avcı-toplayıcı toplumlar tarafından inşa edilen anıtsal yapılar, insanlık tarihine ilişkin bilgilerimizi değiştiren önemi nedeniyle “Tarihin Sıfır Noktası” olarak adlandırılıyor. Sadece insan gücüyle yapıldığı düşünülen bu yapılar, üzerinde yabani hayvan figürlerinin yer aldığı devasa taşlardan oluşuyor.