Seyid Rıza ve arkadaşları idam edilişlerinin 80’inci yılında etkinliklerle anıldı. Almanya’nın Hamburg, Stuttgart ve Frankfurt kentleri ile İsviçre’nin Basel kentinde anma etkinlikleri organize edildi.
Seyid Rıza ve arkadaşları idam edilişlerinin 80’inci yılında etkinliklerle anıldı.
Almanya’nın Hamburg, Stuttgart ve Frankfurt kentleri ile İsviçre’nin Basel kentinde anma etkinlikleri organize edildi. Hamburg’da HAK-EVİ tarafından düzenlenen etkinliğe yaklaşık 200 kişi katıldı. Gulbang ve çerağın yakılması ardından konuşan Pir Mustafa Mısır “80 yıl geçse de Dersim’in yarası hala kanamaya devam ediyor. Çocuklarımıza bu kanayan yarayı zamanında anlatsaydık bugün Maraşlar, Sivaslar Roboskîler olmazdı. Yaktığımız bu delil Seyit Rızalardan Mazlum Doğanlara, Seyit Nesimi’den Şeyh Bedrettin’e kadar tüm şehitlerimizin ruhuna delil olsun. Onlar inançlarından ve davalarından zerre kadar ödün vermeden şehit oldular. Bizler de torunları olarak ne bu zulme boyun eğeceğiz ne de Elazığ Buğday Pazarı’nı Kerbela’ya çevirenleri asla unutmayacağız” diye konuştu.
AKP zulmünü kabul etmeyeceğiz
HAK-EVI Eşaşkanı Fethi Özdemir de katliamların önüne geçebilmek için örgütlülüğün önemine vurgu yaptı.
Hamburg Sol Parti Milletvekili Mehmet Yıldız ise şöyle konuştu: “Dersim boyun eğmediği, Ermeni halkına sahip çıktığı için çıbanbaşı olarak görüldü ve haritadan silinmek istendi. Dün Ermenilere sahip çıkan Kürt halkı bugün de Êzîdîlere ve Rojava’daki diğer azınlıklara sahip çıkmanın mücadelesini veriyor. Seyit Rıza nasıl bu zulmü kabul etmediyse bizler de bugün AKP eliyle halkımıza karşı yürütülen bu zulmü kabul etmeyeceğiz.”
Avrupa Boks Şampiyonu Dersimli İsmail Özen de törende konuştu “Dün Dersim’i Kerbela’ya çevirenler bugün de bütün Kürdistan’ı baştan başa Kerbela’ya çevirmek istiyorlar” ifadelerini kullandı.
Ozan Emekçi, Hazır Demir, Serap Mutlu Barak, Deniz-Ali ikilisi ve Baran Can Aydın seslendirdikleri Kurmancî, Kirmancki ve Türkçe ezgilerle devam eden anma, Adil Dişli’nin Dersimli bir katliam mağdurunun hikayesi ile İlknur Dişli’nin okuduğu şiirlerle sona erdi.
Üç merkezde organize ettiler
Dersim Araştırma Merkezi, Demokratik Alevi Derneği ve Pir Sultan Abdal Derneği Dersim Şubesi’nin organizasyonuyla “Hatırlıyoruz!, Anıyoruz!, Unutmuyoruz!” sloganıyla bir dizi etkinlik düzenlendi. Cuma günü Frankfurt, Cumartesi Stuttgart, Pazar günü ise Basel’de anma etkinliği düzenlendi.
Stuttgart’taki anma Alevi Kültür Merkezi lokalinde gerçekleşti. Moderatörlüğünü Ali Güler’in yaptığı panele Dersim HDP Milletvekili Alican Önlü, Şair-Yazar Nesimi Aday, Avrupa Demokratik Alevi Federasyonu’ndan Ayten Şimşir katıldı. Amerika’da yaşayan akademisyen Dr. Dilşa Deniz ise görüntülü canlı bağlantı aracılığıyla konuşmacı olarak katıldı.
Gulbang eşliğinde yakılan mumlar ve dağıtılan lokmalar ardından Dersim soykırımıyla ilgili sinevizyon gösterimi yapıldı. Şair ve yazar Nesimi Aday “Dersim’de yapılan bir soykırımdı. Bu kesin ve nettir”derken, Seyid Rıza’nın oğlundan önce idam edilme isteminin anlatıldığı şiirini okudu.
Dersim kendi kültürüyle buluşmalı
Milletvekili Alican Önlü “Dersim’e yapılan soykırım ile devletin kutsallığı kabul ettirildi. Halk kendi değer yargılarından uzaklaştırıldı. Dersimliler olarak kendi kendimizi yönetmeyi kaybettik. O yüzden, bugün hala Atatürk’ü ululaştıranlar var” dedi.
FEDA adına Ayten Şimşir ise Dersim’de soykırım ardından parçalama politikasının güdüldüğünün altını çizerek, “Dersim’de en az 50 s
iyasi, sosyal örgüt var. Bu kadar çok bölünmüşlük bizleri birbirimizden koparıyor” dedi. “Devlet zihniyeti Dersim’i parselliyor, ormanlarını, sularını ve inancını yok etmeye çalışıyor” diyen Şimşir, Dersim’in Kürt-Alevi kimliğini özümseyerek sahiplenmesi gerektiğini dile getirdi.
Konuşmasına Seyid Rıza’nın kızı Leyla Ağar’a anlattığı rüya ile başlayan şair Nesimi Aday, Dersim’de yaşananların Lemkin’in BM kabul ettirdiği kriterlere göre tartışmasız bir soykırım olduğunu söyledi. Aday, ‘’Dersim Soykırımında zehirli gazlar kullanıldı. Türkiye’nin, o tarihlerde bu gazları üretecek olanağı yok. Bir gizli belgeye göre, Türkiye 1937 yılında İngiltere’den gazlar konusunda uzman istemiş. Türkiye’nin Osmanlı’dan bu yana Almanlarla olan ittifakı biliniyor. Yine Almanların genel olarak kimya konusundaki çalışmaları biliniyor. Soru şu Dersim’de kullanılan zehirli gazları Türkiye’ye Almanlar mı, İngilizler mi verdi? Gazları her kim verdiyse soykırım suçuna da ortak olmuş demektir’’
Tertele değil soykırımdır
Amerika’da yaşayan Dr. Dilşa Deniz ise, soykırım ile tertele arasındaki farka dikkat çekerek, “Dersim’de yapılan bir soykırımdı. Dersim’de bütün mal varlıkları da imha edilmiştir., Tertele de vardır ama yaşanan soykırımdır. Uluslararası olarak, insanlığa karşı işlenen bir suçtur bu” diye konuştu.
Anma programı Dersim’de ailesinden 24 kişi katledilen sanatçı Suat Baran’ın seslendirdiği ağıtlarla son buldu.
Ayrıca programın düzenlendiği salonda kurulan Heyva Sor masasında Doğu ve Güney Kürdistan’da yaşanan deprem için de bağış toplandı.
Frankfurt’a bağlı Oberursel Cemevi’nde düzenlenen anma etkinliğine de Stuttgart’taki konuklar katıldı. Sinevizyon gösterimi, ve müzik etkinliğininin de yapıldığı anmada, 1937-38 yıllarında Dersim’de yaşanan soykırım ve bugünün topluma etkileri konuşuldu. Sanatçılar Ozan Emekçi ile Hasan Sağlam da etkinlikte kılamlar söyledi.
ANF