3 Mayıs 1938 gününün Dersim’i ile Bakanlar Kurulu’nun ‘4 Mayıs 1938 kararı’ ile başlayacak günün Dersim’i birbirinden farklıdır.
4 Mayıs 1938’in üzerinden 86 yıl geçti. 3 Mayıs’ta Dersim’de yaşayan canlarımız bir gün sonra başlarına geleceği bilemezlerdi. Geçen 86 yılın ardından isimleri, anıları, karakterleri, ilişkileri daha az anılır oluyor.
4 Mayıs’ın yanı sıra sıradanlığı ile yaşanan 3 Mayıs 1938 günündeki Dersim toplumunu da anmak, unutmamak ve devretmek gerekiyor.
3 Mayıs günü sadece katledilen canlarımızı anmayı içeren bir program yapılabilir. Tamamen kaybettiğimiz canlarımızı ve yaşantılarını anan bir program. 4 Mayıs’ta tartışılanın dışında toplumumuzun 3 Mayıs ve önceki günlerinin olağan hallerine odaklanabiliriz. Mezarlık ziyaretinde pirlerimizin duaları ile başlayacak program bir yerde toplanan bireylerin atalarını, bildiği kişileri anmaları ile devam edebilir. O gün yaptıkları yemekler, kahveler, içkiler ikram edilebilir. Ev içi, ev dışı, iş ilişkileri, sosyal yaşam, inançlar, ritüeller, düğünler, taziyeler, meslekler, meseleler, huylar anılabilir.
Böylece katledilen bir toplum sadece sayısıyla değil aslında birey birey yani çocuk, kadın, erkek kimler olduklarıyla da korunabilir. Bu hafızanın canlı tutulması, anlatılması katledilenlere saygımız, özlemimizdir ve sonraki nesillere borcumuzdur.
Her 3 Mayıs’ta dünyanın neresinde olursa olsun Dersimlilerin bu anmayı yapması sonraki nesillerin kendi coğrafyasına ve toplumuna yabancılaşmaktan da koruyacaktır; toplumunu daha iyi tanımasına yardımcı olacaktır.
Benzer anma Süryani ve Ermeni toplumuna 23 Nisan günü için önerilmiştir.